‘Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın bu toprak, bir devrin battığı yerdir. Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın bir vatan kalbinin attığı yerdir.’
18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 107. yıldönümünde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Türk Milleti’nin bölünmez bütünlüğü uğruna hayatlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden tüm kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz.
Bu yıl Çanakkale Zaferi'nin 107. yılı ülkemizde çeşitli anma programları ile kutlanacak. Tarihimizin en önemli zafer günlerinden birisi olan 18 Mart gününün önemi nedir? 18 Mart Çanakkale'de neler oldu? İşte Çanakkale Savaşı nedeni...
Cumhuriyetimizin kurulmasında tarihi bir öneme sahip 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 107. yıldönümü bugün kutlanıyor. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk ve şehitlerimizi anacağımız bu kutlu günde 107 yıl önce 18 Mart Çanakkale Zaferimiz nasıl kazanıldı.
18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ
Çanakkale Zaferi'nin üzerinden 107 yıl geçti. Türk milleti destansı bir zafere imza atarak İngiliz-Fransız güçlerini Çanakkale'yi dar etmeyi başardı. Binlerce kahramanlık hikayelerinin anlatıdlığı Çanakkale Zaferi, Çarlık Rusya'sının yıkılmasına yol açmış ve Ruslar'ın sıcak denizlere inme hayalleri suya düşmüştür. Birinci dünya savaşının başlama nedeni ise bir Sırp gencinin Avusturya-Macaristan krallığının prensine yaptığı suikast olarak gösterilse de sonrasında yaşanan kutuplaşmalar savaşın aslında bu kadar basite indirgenemeyeceğini gözler önüne serdi.
ÇANAKKALE ZAFERİNİN ANLAMI VE ÖNEMİ NEDİR?
Kahraman Türk ordusunun Çanakkale Cephesi'nde verdiği mücadele yalnızca Türk tarihinin değil bütün dünya tarihinin akışını etkileyecek derecedeydi. Bu cephede alınan galibiyet dünya ülkelerinin güç dengelerini değiştirmiş ve yüce Türk milletinin belirleyici ve yönlendirici gücünü bir kere daha gözler önüne sermiştir.
Çanakkale Cephesi'nin Anadolu halkına verdiği azim, umut ve kararlılık Kurtuluş Savaşı'nın meşalesini de ateşlemiştir. Çanakkale, Türk ulusunun bağımsızlık ve hürriyet söz konusu olduğunda ne denli kararlı ve kahraman olduğunu sonsuza dek anımsatacak bir "anıtcephe" dir. Çünkü Türk ordusu üstün muharebe taktiklerini, silah gücü bakımından çok üstün bir güce karşı ustalıkla kullanmıştır. Bununla beraber dünya harp tarihi, Çanakkale'de Türk askerinin insancıllığını savaş alanlarında bile yitirmediğine, düşmanına dahi merhamet gösterebildiğine şahit olmuştur.
Her siperde ayrı bir destan başlatan askerlerimiz, düşmana karşı verdiği mukaddes mücadeleyi zaferle sonuçlandırdığında, dünya tarihinin zirve sayfalarına da "Çanakkale Geçilemez!" ilkesini bir daha silinmemek üzere yazdırmıştır.
OSMANLI 1. DÜNYA SAVAŞINA NASIL DAHİL OLDU?
Osmanlı İmparatorluğu, Almanya'nın Rusya'ya savaş ilan ettiğı 1 Ağustos 1914'ün hemen ertesi günü, Almanya ile bir ittifak antlaşması imzalamıştır. Bu antlaşma, imparatorluğun eninde sonunda Almanya'nın ana gücünü oluşturduğu İttifak Devletleri safında fiilen savaşa gireceği anlamına gelmektedir. Enver Paşa, fiilen savaşa girmeyi, seferberliğin tamamlanmamış olması ve Çanakkale Boğazı savunmasının tamamlanmaması gibi gerekçelerle ertelemeye çalışmıştır. Ancak Almanya, bir an önce savaşa fiilen girilmesi için baskılarını sürdürmüştür. Bu baskılar, Akdeniz'de Britanya donanması önünden çekilen Goeben ve Breslau savaş gemilerinin İstanbul'a gelmesiyle bir oldubittiye getirilmişti. Daha sonra Osmanlı Donanması'na bağlı bir grup gemiyle Karadeniz'e açılan bu gemiler 27 Ekim 1914 tarihinde Rus limanlarını bombalayınca Rusya, Osmanlı İmparatorluğu'na savaş ilan etmiştir.
ÇANAKKALE ZAFERİ NASIL KAZANILDI?
Birleşik Krallık Savaş Konseyi sektereri Albay Hankey Winston Churchill 'in de desteğiyle, 1914 yılı Eylül ayında Çanakkale Boğazı'nın donanmayla geçilerek İstanbul'un işgalini öngören bir planı savaş konseyine sunmuştur.. Plan, çeşitli evrelerden geçerek uygulamaya kondu ve Birleşik Krallık ve Fransa gemilerinden oluşan bir donanmanın Boğaz'a geniş çaplı saldırıları 1915 Şubat ayında başlatıldı. Özellikle 19 Şubat 1915 ve 25 Şubat 1915 bombardımanları sonucu Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Çobanlı giriş tabyalarının geri hatta çekilmesi emrini uygulatmıştır. En güçlü saldırı ise 18 Mart 1915 günü uygulamaya konuldu. Ancak kahraman ordumuzun şanlı direnişi sonucunda birleşik donanma ağır kayıplara uğradı ve deniz harekatından vazgeçmek zorunda kalındı.