1986 yılında Washington’da doğan genç sanatçı yaşamını Los Angeles’ta sürdürüyor.
Adını ilk kez 2010 yılında duyurmaya başlayan sanatçı, o günden bugüne epey bir yol katetmeyi başardı.
Zira çalışmaları birçok ünlü galeride sergileniyor.
Zira bu 'öncesi' fotoğrafları görmesek, çalışmalarının çoğu için rahatlıkla “bunlar tamamiyle yağlı boya işi." derdik
Zaten Maede de, “Your body is my canvas” (Bedenin tuvalimdir) sloganıyla yola çıkmış.
Zaten Maede de, “Your body is my canvas” (Bedenin tuvalimdir) sloganıyla yola çıkmış.
Resim sanatına getirdiği alışılmadık yaklaşımın, geri planında bu düşünce var.
"Sırrı nedir" diye düşünenlere söyleyelim
Aslında tüm olay, sanatçının derinlik algısını ortadan kaldırmasıyla alakalı.
Bunu da vücutları, nesneleri ve mekanları boyayarak başarıyor.
Böylelikle, yüzeyler üzerinde üç boyut etkisi yaratmıyor.
Ve objelerini iki boyutlu tablolara dönüştürüyor.
Sonucunda da, görsel yanılsamanın hayrete düşüren örnekleriyle karşılaşıyoruz.
İşin inandırıcılığı kısmında, Maede'nin yaşadığımız dünyayı karşımıza bir tablo gibi çıkarmasının payı oldukça büyük.
Ayrıca kullandığı çizgilere ve görsel algısına da diyecek söz bulamıyoruz.
Alexa Meade bir röportajında, bu fikrin nereden aklına geldiği sorusuna şu cevabı vermiş;
“Nedeni gölgeler. Işığın yokluğu beni büyülüyordu. Işık kaybolmadan önce, ona beden kazandırmanın bir yolunu bulmak istedim.
Gölgeleri boyama fikri aklıma geldi. Gölgenin arkasına kendi boyadığım şekli saklayabilme fikrini sevdim.”