Gözleri Tehdit Eden 5 Makyaj Hatası
Bulanık görüşe ve iltihaplı akıntıya - hatta körlüğe - neden olabilecek 5 makyaj hatası
Maskara ve göz kalemini büyük bir risk oluşturmadan önce ne kadar süre saklayabilirsiniz?
Bir miktar kapatıcı ve maskara sürmek bir çok kadının daha özgüvenli hissetmesini sağlar.
Ancak uzmanlar, makyajınızı nasıl ve nereye uyguladığınızın özellikle gözleriniz için "korkunç" sağlık sonuçlarına yol açabileceği konusunda uyarıyor.
Sadece bulanık görüş ve göz kapaklarında kabuklanma veya iltihaplı akıntı ile karşılaşmakla kalmıyorsunuz, aynı zamanda görme yeteneğinizi tamamen kaybetme riskiyle de karşı karşıya kalabilirsiniz.
Uzmanlar, "Çoğu kadının yaptığı makyaj alışkanlıkları görme kaybına yol açabilir" diyor.
Maskara ile uyumaktan arkadaşlarınızla eyeliner paylaşmaya kadar, göz uzmanları en sık yapılan beş hatayı ve bunları yapmaya devam ederseniz neler olabileceğinizi açıklıyor.
1. Seyahat halindeyken makyaj yapmak
Uzmanlar "Tren, otobüs veya metroda makyaj yapmak birçok kişi için yaygın bir uygulamadır" diyor.
Bazıları için gündüzden geceye geçişte dışarı çıkmanın bir yolu, bazıları içinse sabah işe gidiş gelişinde zamandan tasarruf etme fırsatı. Ancak bu masum görünen eylemin görme yeteneğiniz açısından vahim sonuçları olabilir.
Londra'daki metro hatlarında yapılan son araştırmada, koltuklarda ve tırabzanlarda gizlenen bakteriler tespit edildi ve sonuçlar içler acısıydı.
Araştırmacılar, Victoria Hattı'ndaki koltuklarda "olağanüstü yüksek" seviyede E. coli bulunduğunu keşfettiler - 160.000 koloni oluşturan birim (CFU).
Metropolitan Hattı'nda ise koltuklarda (960 CFU) ve direklerde (80 CFU) Pseudomonas aeruginosa (400 CFU), Fekal Streptokok ve Enterokok izlerine rastlandı.
Pseudomonas aeruginosa ayrıca Oxford Circus yürüyen merdiven korkuluğunda (720 CFU), Northern Line koltuklarında (200 CFU) ve Waterloo & City Line direklerinde (40 CFU) bulundu.
Peki bu bakterilerin gözlerimize nasıl bir etkisi olabilir?
Uzmanlar "Pseudomonas aeruginosa, özellikle kontak lens kullananlarda ve bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde ciddi göz enfeksiyonlarına yol açabilen bir bakteridir.
"Bu bakteri, mikrobiyal keratit (MK) olarak bilinen kornea iltihabına neden olabilir."
Bu enfeksiyon türünün belirtileri şunlardır:
- Ağrı
- Kırmızılık
- Bulanık görüş
- Fotofobi (ışığa karşı hassasiyet veya ışık korkusu)
- Ülserasyon (yara benzeri yaralar)
Uzmanlar "Bu tür bakterilerin etkisi görmeyi tehdit edici olabilir" diye ekliyor.
Göz enfeksiyonlarına en çok yol açan streptokoklar ve bağırsaklarda daha sık görülen E. coli'nin de aynı derecede tehlikeli olabileceği belirtiliyor.
Her ikisi de konjonktivite neden olabilir - göz kapağınızı ve göz kürenizi kaplayan şeffaf zarın iltihaplanması veya enfeksiyonu. Belirtileri şunlardır:
- Kırmızılık
- Tahriş
- Yanma hissi
- Kumlu his
- Kirpiklere yapışan akıntı veya irin
- Göz kapaklarının kabuklanması
- Sulu gözler
Uzmanlar, "Konjonktivit çoğunlukla kendi kendine iyileşir, yani kendiliğinden düzelir" diyor. "Ancak bakteriyel konjonktivit hastalarının, semptomlar devam ederse antibiyotikli göz damlalarına başvurmaları gerekebilir.
"Daha ciddi vakalarda, özellikle korneanın yaralanma veya travma (örneğin aşınma veya çizik) nedeniyle zarar gördüğü durumlarda, E. coli ve streptokoklar ülser de dahil olmak üzere kornea enfeksiyonlarına neden olabilir.
"Bu durum ciddi ağrıya, bulanık görmeye ve korneada potansiyel yara izine neden olabilir."
Bu belirtileri yaşıyorsanız, uzun vadeli komplikasyonları önlemek için derhal tıbbi yardım almanız önemlidir.
2. Makyajınızla yatağa girmek
Bazı günler uzun bir günün - veya dışarıda geçirilen eğlenceli bir gecenin - ardından, yüzünüzü iyice temizlemeden başınızı yastığa koyarsınız.
Bazen zararsız olabilir, ancak bunu düzenli olarak yapmak makyaj "artıklarının" gözlerinize kaçmasına neden olabilir.
Uzmanlar "Bu durum korneanın çizilmesine yol açabilir ve sabahları gözlerinizi ovuşturmak durumu daha da kötüleştirebilir" diyor.
"Kornea aşınması olduğunda, bakteri ve mantarlar göze daha kolay nüfuz edebilir ve bu da enfeksiyöz keratite yol açabilir.
"Eğer bunlar zamanında tedavi edilmezse, bu enfeksiyonlar korneadaki kan damarlarının büyümesini teşvik ederek yara izine yol açabilir.
"Ve tedavi edilmeyen keratit körlüğe yol açabilir."
Geçtiğimiz yıl Diagnosis and Management of Eye Infections dergisinde yayınlanan çalışmaları inceleyen araştırmacılar, bulaşıcı keratitin dünya genelinde körlüğün ilk beş önde gelen nedeni arasında yer aldığını tahmin ediyor.
Uzmanlar “Makyajlı uyumanın yol açabileceği diğer sorunlar arasında arpacık ve şalazyon oluşumu da yer alıyor” diye uyarıyor.
Arpacık, göz kapağı kenarının kenarında oluşan küçük bir şişliktir. Genellikle blefarit gibi bakteriyel bir enfeksiyonun neden olduğu göz kapaklarını ve kirpikleri etkiler.
Aniden ortaya çıkma ve ağrılı olma eğilimindedirler, ancak genellikle bir hafta içinde geçerler.
Şalazyon, yağ üreten bezin, yani meibomian bezinin şişmesidir.
Bu kırmızı şişlikler genellikle arpacıklardan daha arkada göz kapağında belirir ve normalde çok ağrılı değildir.
Uzmanlar "Göz kalemi meibomian bezlerini tıkayabilir ve bu da şalazyon ve arpacık oluşumu riskini artırabilir" diyor.
"Bu nedenle makyajınızı dikkatli bir şekilde temizlemeli ve göz dostu ürünler kullanmalısınız."
3. Fırça ve aplikatörleri temizlememek
Bilim insanları 2020 yılında güzellik blenderları ve makyaj fırçalarında staphylococcus aureus bakterisinin bulunduğunu tespit etti.
"Güzellik blender'larının yüzde 93'ü temizlenmemiş, yüzde 64'ü ise yere düşürülmüş ve kullanılmaya devam edilmiş."
"Kozmetik ürünlerinin kullanımı sırasında önemli düzeyde mikrobiyal kontaminasyon meydana gelmekte ve patojen organizmaların varlığı sağlık açısından potansiyel risk oluşturmaktadır."
Uzmanlar, staphylococcus aureus'un gözyaşı kanalını, göz kapaklarını, konjonktivayı, korneayı, ön ve arka bölmeleri ve vitreus bölmesini enfekte edebilen "önemli bir patojen" olduğunu söylüyor.
"Bu durum, bir veya iki gözde gece boyunca kabuk oluşturan sarı veya yeşil yapışkan akıntıya neden olabilen bakteriyel konjonktivite yol açabilir" diye ekliyor.
"Bu durum sabah gözlerinizin açılmasını engelleyebilir.
"Makyaj fırçalarınızda biriken zararlı bakterileri öldürmek ve bu sorunları önlemek için fırçalarınızı yedi ila 10 günde bir yıkamak iyi bir fikirdir."
Tıpkı yiyecek ve içecekler gibi makyaj ürünlerinin de son kullanma tarihleri vardır.
Uzmanlar, ürünlerin bu tarihlerden sonra saklanmasının ciltte tahrişe veya enfeksiyonlara yol açabileceği konusunda uyarıyor.
Fondöten ve kapatıcı
No7 Beauty'ye göre, "Su bazlı fondötenler ve kapatıcılar 12 aya kadar dayanırken, yağ bazlı kapatıcılar 18 aya kadar dayanabilir çünkü yağ doğal bir koruyucudur."
Pudra, allık ve bronzlaştırıcı
Toz ürünler su içermediği için bakteri üremesi daha zordur.
Marka, "Bu nedenle toz makyaj ürünlerinin çoğunun raf ömrü 18 ay ile iki yıl arasında değişiyor" diyor.
Göz farı
Göz farları açıldıktan sonra 18 ay sonra atılmalıdır.
Maskara
Kirpiklerimizde yaşayan bakteriler çok hızlı bir şekilde maskara fırçasına ve tüpüne aktarılabilir.
No7 Beauty, "Bu nedenle maskaranızı her gün kullanıyorsanız üç ayda bir, ara sıra kullanıyorsanız altı ayda bir değiştirmeniz önerilir" diyor.
Eyeliner ve kaş kalemleri
Maskara gibi likit eyeliner'lar ve kaş ürünleri de tahrişe yol açmaması için en fazla üç ila altı ay kullanılmalıdır.
Ancak kalem eyeliner'lar düzenli olarak açılıp kapatıldığında üç yıla kadar dayanabiliyor.
Ruj ve dudak parlatıcısı
Dudaklarınıza gelince, rujlarınızı ve parlatıcılarınızı 12 ila 18 ay sonra atmalısınız.
Uzmanlar, markaların eklediği uçucu yağlar gibi koruyucu maddelerin parçalanmaya başladığını söylüyor.
Makyaj malzemeleri
İyi baktığınız takdirde makyaj fırçalarınız uzun yıllar kullanılabilir.
Ancak süngerler, tıpkı beauty blender'lar gibi, üç aydan uzun süre kullanılmamalıdır.
Makyajımın daha uzun süre kalıcı olmasını sağlayabilir miyim?
Uzmanlar, "Son kullanma tarihi geçmiş makyaj malzemelerini kullanmak önerilmiyor ancak sevdiğiniz ürünlerin uzun süre dayanması için kapaklarını sıkıca kapatıp serin, karanlık ve kuru yerde saklamanızı öneriyoruz" diyor.
"Yağların, suyun ve makyaj parçacıklarının bir arada kalması için sıvı ürünlerinizi sık sık çalkalayın."
Kaynak: No7 Beauty
4. Güncelliğini yitirmiş ürünlerin kullanılması
Uzmanlar "Aynı şekilde kirli makyaj fırçalarında bakteri birikmesi olabileceği gibi, makyaj ürünlerinde de bakteri birikmesi olabilir" diyor.
"Makyaj malzemeleri, ürünlerde bakteri yaşamasını engelleyen koruyucu maddeler içerse de düzenli kullanımda yine de kirlenebilir.
"Örneğin maskarayı ele alalım. Maskara kirpiklere temas eder ve sonra tekrar ürünün içine yerleştirilir.
"Bu durum, çoğu zaman maskaranın temizlenmeden tekrar tekrar gerçekleşiyor ve bakterilerin gözlere yayılmasına yol açıyor."
Uzmanlar genel bir kural olarak şunu söylüyor:
- Maskara ve likit eyeliner'ın genellikle üç ay, en fazla altı ay boyunca kullanılması güvenli kabul edilir.
- Göz çevresinde kullanılan sıvı ürünlerin bakteri yayma riski daha fazladır.
- Kalem eyelinerlar ve jel eyelinerlar bir yıla kadar kullanılabilir.
- Göz farları gibi toz ürünler, uygun şekilde saklandığında, nemden uzak tutulduğunda ve temiz fırça veya aplikatörle kullanıldığında iki yıla kadar dayanıklıdır.
Uzmanlar "Kozmetik ürünlerin üzerindeki tarihleri kontrol ettiğinizden ve ambalaj üzerindeki üretici talimatlarını incelediğinizden emin olun; böylece ürünlerin güvenli bir şekilde kullanılabilmesi için ne kadar süre saklanması gerektiğini bilirsiniz" diye ekliyor.
5. Ürünleri arkadaşlarla paylaşma
Dışarı çıkmaya hazırlanırken arkadaşınızın makyaj çantasına uzanıp maskarasını veya göz kalemini kullanmak kolay olabilir.
Uzmanlar "Ancak gözleriniz yüzünüzün en hassas kısmıdır ve çok sayıda kişiselleştirilmiş bakteri barındırır, dolayısıyla makyaj malzemelerini paylaşarak aslında mikrop alışverişinde bulunuyorsunuz" diyor.
"Aynı fırçaları, maskarayı, göz farını ve eyeliner'ı başkasıyla kullandığınızda çapraz bulaşma meydana gelir.
"Bu kişide bakteriyel konjonktivit gibi son derece bulaşıcı bir enfeksiyon olabilir.
"Makyaj malzemelerinizi paylaştığınız kişi enfeksiyon taşıdığının farkında olmayabilir, ancak bu durum makyaj malzemelerini paylaşarak hastalığın yayılmasını engellemez."
Konjonktivitin belirtileri rahatsız edici olabilir, ancak bunlar göz damlalarıyla hafifletilebilir.
Uzmanlar "Eğer durumunuz iki haftadan uzun sürerse mutlaka doktorunuzla görüşün" diyerek uyarıyor.
"Ayrıca kontak lens kullanımınızı bırakmayı da düşünebilirsiniz, çünkü göz enfeksiyonunuz varken lens takmak iyileşmeyi yavaşlatabilir ve gözlerinizi daha da kötüleştirebilir.
"Ayrıca, belirtilerin yaşandığı andan itibaren kullandığınız göz makyajını mutlaka atın."
Kaynak: https://www.thesun.co.uk