Günümüzde numaralı ve numarasız kontakt lens kullanımı giderek artmakta, buna bağlı olarak piyasada faaliyet gösteren optisyenlik müesseseleri hızla büyümekte ve sayıca çoğalmaktadır. Bu büyüme ve çoğalmaya paralel olarak bazı müesseseler piyasada etkinliklerini arttırabilmek ve ağırlıklarını hissettirebilmek için yasal olmayan birtakım pazarlama ve satış yöntemleri geliştirmiş ve bunları uygulamaya koymaktan çekinmemiştir.
Reçetesiz kontakt lens satışının toplumumuzun hiç de azımsanmayacak kadar büyük bir kesimi tarafından yasal olduğunun düşünülmesinde; bazı hastane yönetimlerinin veya göz doktorlarının anlaşmalı olduğu kurumlarla müştereken uyguladığı birtakım kâr politikalarının etkisi olduğu gibi, internet üzerinden reçetesiz lens satışı yapan web sitelerinin payı da çok büyüktür.
Bugün internette herhangi bir arama motorunda "lens" kelimesi arandığı anda onlarca reçetesiz kontakt lens satışı yapan web sitesi ve reklamı ile karşılaşılmaktadır. Yeterince bilinçli olmayan bireylerin uygun fiyat, promosyonlar, sözde sertifika, ruhsat ve kalite belgeleri ile bu sitelere güvenmesi ve akıllarında herhangi bir soru işareti oluşmasına fırsat verilmeden bu sitelerden alışveriş yapması hayatın olağan akışı içerisinde beklenebilir bir durumdur. Burada suçu bu sitelere güvenerek alışveriş yapan bireylerden ziyade, böyle meslek ve insanlık onuruna aykırı davranışta bulunan, optisyen unvanına sahip olup olmadığı bile şaibeli olan site sahibi veya işleticilerinde aramak gerekir.
5193 sayılı Optisyenlik Hakkında Kanuna ve buna bağlı yönetmeliğe göre reçetesiz her türlü kontakt lens satışı yasak olduğu gibi; insanları yanıltıcı, yanlış yönlendirici veya optisyenlik müesseseleri arasında haksız rekabete yol açacak şekilde yazılı basın, televizyon, radyo veya diğer yayın araçları yolu ile tanıtım ve reklam yapılması da yasaktır. Elbette ki tacir sıfatı bulunan optisyenlik müesseseleri reklam ve tanıtım yapma hakkına sahiptir; burada yasak olan reklamın niteliğinin yanıltıcı, yanlış yönlendirici veya haksız rekabete yol açıcı olmasıdır. İnternet ortamı, bir optisyenlik müessesesinin bilgilendirme ve toplumu genel sağlık ve göz sağlığı konusunda aydınlatma aracı olarak kullanılabilir.
Yine mevzuata göre kontakt lens satışı ancak göz hastalıkları uzmanı doktorlar tarafından yazılmış reçeteler karşılığında, optisyenlik mesleğini icra edebilme yeterliliğine ve 'optisyen' unvanına sahip kişiler tarafından, gerekli izinleri alınmış bir optisyenlik müessesesinde gerçekleştirilebilir. Bu düzenlemeye rağmen internet üzerinde faaliyetini sürdüren ve kendisini optisyen olarak tanıtan birçok kişinin, aslında optisyenlikle uzaktan yakından ilgili olmadığı veya kendisine ait olmayan unvanları kendisine aitmiş gibi kullandığı yadsınamaz bir gerçektir. Ne yazık ki bireylerin bu durumun farkına varması kolay olmamaktadır.
Lens reçetelerinin bir nüshasının müessesede bulunma ve deftere kaydedilme zorunluluğu fax ve mail gibi yollarla reçete kabul edilemeyeceğini açıkça ortaya koymakta, dolayısıyla bir fiziki ortama dahi sahip olmayan sanal ortamın müessese olarak kabul edilmesinin söz konusu olamayacağı anlaşılmaktadır.
Sağlık Bakanlığına kişi, kurum ve kuruluşlarca insan sağlığını hiçe sayan bu web siteleri hakkında sayısız şikâyet başvurusunda bulunulmuş ise de mevzuat yetersizliğinden dolayı site işleticilerine uygulanan müeyyide sadece idari para cezası ile sınırlı kalmakta, yapılan tüm çağrı ve uyarılara rağmen bu kişilerin faaliyetlerine devam etmesinin önüne mevcut düzenlemeyle kesin olarak geçilememektedir.
Son zamanlarda artan şikâyetler üzerine Sağlık Bakanlığının harekete geçerek internet üzerinden sağlığa aykırı beyanda bulup ürün satışında bulunan web sitelerini kapattırması ve sosyal medyada internet ortamında kontakt lens satışına karşı mücadele başlatması, yakın zamanda bu konuda olumlu gelişmelerle karşılaşılacağının ve mevzuata uygun satış yapan müesseselerin mağduriyetlerinin giderileceğinin bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.
Av.Suat ŞİMŞEK