Kirpik Dibi İltihabı Nedir? Kirpik Dibi İltihabı Belirtileri ve Tedavisi

Kirpik dibi iltihabı göz kapaklarında enfeksiyona sebep olan kronik bir hastalık olarak nitelendirilir. Özellikle göz kapaklarının kirpiğe yakın bulunan alanlarında yağ bezleri bulunur ve bu enfeksiyon bu bezleri tıkayabilir.

Göz kapağını olumsuz etkileyen bu durum cildin enfekte olmasına ve cilt kuruluğu rahatsızlığına dönüşmesine neden olabilir. Böylece hastalık göz yaşının da azalmasına sebebiyet verebilir ve kişinin yaşam kalitesini negatif etkileyebilir.

Tedavisinin uzun süreli olması ve hastalığın tekrar etmesi kişiyi sağlık açısından da zorlayabilir.

Bu doğrultuda rahatsızlık tedavi edilmezse semptomlar artarak gözlerde kızarıklık, yanma ve batma gibi durumlar gözlemlenebilir.

Kirpik Dibi İltihabı Nedir?

Kirpik dibi iltihabı diğer bir adıyla blefarit birçok kişide görülebilen ve en çok da göz kabağını etkileyen bir problemdir. Buna istinaden göz kapağının kıl köklerinin çıktığı alanda ise meibomian bezler yer alır.

Bu bezler yağ salgısını dengeler, bu hastalarda ise yağ sekresyonu enfeksiyondan dolayı artar. Bu nedenle aşırı salgılanan yağ, gözyaşı kanal tıkanıklığı gibi rahatsızlıklar yapabilir.

Bunun yanında gözlerde tahriş meydana gelerek kızarıklık, yanma ve göz sulanması artabilir; devamında göz kapaklarında kabuklanma ön plana çıkabilir.

Kabuklanma büyük bir alana yayılarak psikolojik olarak kişiyi kötü de etkileyebilir. Ayrıca enfeksiyon artarsa kişide arpacık gözlemlenebilir.

Arpacık farklı bir forma dönüşerek kist haline gelebilir ve cerrahi operasyon gereken tedaviler zorunlu olabilir.

Blefarit zorlayıcı bir hastalık olmasına rağmen gözde görmeyi engellememesi ile dikkat çekicidir, böylece tahribatı cilt ve cilt altı dokulara taşır.

Kirpik Dibi İltihabı Belirtileri Nelerdir?

Blefarit hastalığı oluşum yerine göre anterior (ön) ve posterior(arka) olmak üzere ikiye ayrılır. Anterior blefarit göz kabağının üstünde ya da dış kısmında ortaya çıkar ve cilt tahrişine bağlı semptomlar gösterir.

Posterior blefarit ise göz kapağının iç kısmında gelişir ve meibomian bezlerini etkileyerek daha komplike semptomlar ortaya çıkarır.

Tüm bu bilgilerle birlikte kirpik dibi iltihabının belirtileri aşağıdaki gibi listelenebilir:

• Gözde ışığa karşı duyarlılık gelişebilir.
• Göz kuruluğunun oluşmasıyla gözde kızarma, yanma, sulanma, yaşarma ve batma gibi durumlar gözlemlenebilir.
• Yağlı görünüme sahip ve şişkinliği belirgin göz kapakları mevcut olabilir.
• Göz kapaklarında kuruma oluşabilir ve kurumaya bağlı pul pul dökülme ile kabuklanma görülebilir.
• Göz ile kirpik arasında duruş açısının bozulmasıyla orantısız bir görünüm ortaya çıkabilir.
• Özellikle bilgisayar kullanımının yoğun olduğu mesleklerde bulanık görme ve sulanma gözlemlenebilir. Böylece göz yorgunluğunu kişide tetikleyebilir.
• Göz kapaklarında ağrı ve dolgunluk hissi yaşanabilir, ayrıca kıl kökünde kepeklenme oluşabilir.
• Kıl köklerinde beyazlama ve dökülme de ilerleyen durumlarda ortaya çıkabilir.
• Hastalığın bu semptomları ile beraber bazı komplikasyonlar da kişide gözlemlenebilir. Başka hastalıklara davetiye çıkaran bu durumlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
• Konjonktivit: Sklera olarak bilinen gözün beyaz kısmının ile göz kapağının iç kısmının iltihaplanmasını ifade eder.
• Arpacık: Gözün kıl köküne yakın bölümünde ödem ve ağrı ile kendini gösteren rahatsızlıktır.
• Keratit: Gözün renkli kısmı ile karakterize olan kornea bölümünde görülen bir iltihaplanmadır.

Kirpik Dibi İltihabı Nedenleri

Kirpik dibi iltihabının tam olarak sebebi belirlenememiştir. Bazı göz problemlerinden sonra ortaya çıkması ve göz kapağı ile doğrudan ilişkili olması ile dikkat çeker.

Yapılan bazı çalışmalarda göz kapağı çevresinde bulunan ve demodex adıyla bilinen parazitlerin enfeksiyonu tetiklediği belirtilmektedir.

Genel olarak göz çevresinde bu enfeksiyonun oluşmasında sebepler aşağıdaki gibi sıralanabilir:

• Göz kapağın iç kısmında bulunan meibom bezinin hasar alması ve yağ üretiminde problem yaşanması
• Kepeklenme olarak bilinen seboreik dermatit ve rozasea hastalığının geçirilmesi
• Kontakt lens solüsyonları, göz kremleri ve ilaçları, göz makyaj temizleme ürünlerinin kullanılması
• Alerjiler ve akne oluşumunun bölgeyi negatif etkilemesi
• Bakteri enfeksiyonuna bağlı enfeksiyon oluşması

gibi etmenler hastalığa sebebiyet verebilir.

Geçmeyen Kirpik Dibi İltihabına Ne İyi Gelir?

Kirpik dibi iltihabında makyaj kalıntılarının düzenli temizlenmesi, akşam yatmadan ılık suyla kıl köklerinin yıkanması ve hijyen şartlarına özen gösterilmesi önemlidir.

Bu kapsamda doktor kontrolünde evde yapılabilecek pratik uygulamalar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

• Zararlı mikroorganizmalardan kaynaklı kepeklenme ve akıntının önlenmesi: Bitkisel kaynaklı kepek şampuanı ile kıl köklerine doğru düzenli banyo yaptırılabilir, bu sayede mikroorganizmaların uzaklaştırılmasına imkan verilebilir.
• Gözün nemlendirilmesi: Kişide kuru göz semptomları varsa alternatif olarak göz yaşı damlası kullanılabilir.
• Göz kapaklarının üzerine ılık kompres uygulaması: Sıcak suya batırılan ve nemlendirilmiş bez ile göz kapaklarının üzerinde bekletilebilir. Böylece, hijyen standartlarının sağlanması açısından tedaviye destek bir uygulama olabilir.
• Takviye edici ürünlerin düzenli alımı: Cilt üzerinde kepeklenme, tahriş ya da gül hastalığı gibi problemler varsa gıda takviyeleri ile cildin yağ dengesi desteklenebilir. Bu doğrultuda omega 3, vişne çekirdeği ya da çörek otu gibi sabit yağlar oral yolla alınabilir. Bunun yanında cilt onarımını destekleyen B ve E vitamini ile çinko minerali düzenli alımı öneriler arasındadır.

Bilindiği üzere bu hastalık kronik olduğu içi kişinin bu uygulamaları hayat boyu yapması tavsiye edilir. Bu süreçte gözü koruyan kıl köklerinin her gün düzenli temizlenmesi de oldukça kritiktir.

Kirpik Dibi İltihabı Nasıl Geçer?

Blefarit hastalığının tedavisi öncesi hastanın göz doktoruna başvurması önemlidir. Hastalık teşhis edilirse ilaç tedavisi ve evde kişisel bakım şartları doktor kontrolünde yönlendirilebilir.

Bu noktada meibomian bez bozuklukları ya da diğer problemlerin çözümü için mekanik basınç ve temizlik uygulaması, göz tabakasını kayganlaştıracak damlalar, antiseptik kremler, kimyasal solüsyonlarla temizleme, bölgenin ısıya maruz bırakılması gibi yöntemler tercih edilebilir.

Özellikle mavi ekrana çok maruz kalınan mesleklerde tedavi sürecinin uzaması da önemli bilgiler arasındadır.

Bu nedenle, doktorun önerilerinin takip edilmesi ve uygun zamanlarda uygulamaların gerçekleştirilmesi iyileşmeyi kolaylaştırabilir.

Kirpik Dibi İltihabı Tedavisi

Blefarit tedavisinde öncelikle hastanın yaşam kalitesinin artması ve hastalığın belirtilerinin hafifletilmesi hedeflenir. Hastalık kendini kaşıntı, kızarıklık, cilt yüzeyinde aşınma ya da kepeklenme gibi durumlarla belli edebilir. Tedavinin ilk koşulu enfekte bölgenin temizlenmesi ve kıl köklerinin özel şampuanla yıkanmasıdır.

Eğer, yağ bezlerinin kanalları fazla yağ salınımı ile tıkanırsa göz yaşı salgısı azalarak kuru göz semptomları görülebilir. Bu süreçte gözün nemi korunarak gözde rahatız edici batma ve yanma semptomlarının minimize edilmesi sağlanabilir.

Bu noktada doktor kontrolünde suni gözyaşları önerilebilir ve antibiyotikli krem müdahalesi ile tedavi gerçekleştirilebilir.

Genel olarak kıl köklerinin sıcak suyla yumuşatılması semptomların ağırlaşmasını engelleyebilir ve yağ bezlerinin sertleşmesini de hafifleterek salgısını dengede tutması sağlanabilir.

Tüm bu bilgilerle beraber kişinin göz bölgesinde başka hastalıklarının da bulunması multidisipliner yaklaşımlarla farklı tedavileri gündeme getirebilir.

Kirpik Dibi İltihabı Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Kirpik dibi iltihabı gözde zarara neden olur mu?

Gözde görme kaybı yaratmasa da göz kuruluğu yapması kişinin ilerleyen zamanlarda ciddi problemler yaşamasına neden olabilir. Göz kuruluğundan kaynaklı bulanık görme ve net bakış açısının kaybedilmesi en büyük şikayetler arasındadır.

Kirpik dibi iltihabı hangi yaşlarda daha sık görülür?

Blefarit hastalığı göz kapağına bağlı olan yağ bezlerinin çalışma bozukluğundan kaynaklanıyorsa ergenlik çağında görülme riski artabilir. Hastalık her yaşta görülebilirken en çok ergenliğe giren kişilerde gözlemlenir. Bunun temel nedeni östrojen ve testosteron hormonlarının seviyelerinin değişmesine bağlı yağ (sebum) dengesini artışından kaynaklı olabilir.

Kaynak: www.medicalpark.com.tr