Kaynak: https://tr.wikipedia.org
Kurban Bayramı (Arapça: عيد الأضحى; ʿĪd al-Adhā, Farsça: عید قربان; Eyd-e Qorbān), Müslümanlar tarafından Hicri Takvime göre Zilhicce ayının 10. gününden itibaren dört gün boyunca kutlanan bir dini bayram. Zilhicce ayının onuncu, on birinci ve on ikinci günlerine 'Eyyâm-ı nahr' (Kesme günleri) ve bir önceki gün olan Zilhicce ayının dokuzuncu gününe Arife denir. Kurban Bayramı, aynı zamanda İslam âleminin her yıl Mekke'de hac farizasını ifa ettikleri vakittir.
Kurban Bayramı, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan birçok ülkede dinî bayram olmasının yanı sıra resmî tatil ilan edilir. Ramazan Bayramı ile beraber İslam dinindeki en önemli iki bayramdan biridir.
Hicri takvim bir ay takvimi olduğu için yıllar güneş temelli miladi takvimden 11-12 gün kısadır. Bu nedenle Kurban Bayramı her sene 11-12 gün daha erken kutlanır. Yaklaşık 33 senede bir bayramı aynı tarihlere tekabül eder.
Kurban'ın Anlamı
İslam dini terimi olarak Kurban, Allah’a yaklaşmak ve Allah rızasına ermek niyetiyle kesilen, kurban edilen, hayvan demektir. Kur'an'da geçen İbrahim peygamber ve oğlu İsmail ile ilgili kıssadan yola çıkarak, kurban kavramı, çok daha genel bir adanmışlığı, Allah için bireyin her şeyini feda edebilecek olmasını, Allah'a teslimiyeti ve ona karşı şükür içinde olmayı ifade etmektedir. Kur'an 'da Hac Suresinde bu konuda bir ayet vardır.[1]
Diğer dillerde Kurban Bayramı
Kurban Bayramı farklı dillerde ve farklı kültürlerde, kültürel etkilerle de, farklı isimlerle anılmaktadır. Arapça İyd-el Adha şeklinde okunan tüm dünyada yaygın olan bir isimdir. Türkçede Kurban Bayramı olarak anılırken, Hindistan ve Pakistan'da bayrama genelikle Bakra Eid denir ki bunun anlamı "Keçi Bayramı"dır; bu ülkelerde sıklıkla kurban edilen hayvan keçidir. Bakra Eid Güney Afrika'da da kullanılan bir isimdir. Bangladeş'te kullanılan yaygın isimlerse Id-ul-Azha ve Korbani Id'dir. Türkçe ismine benzer bir şekilde Bosna-Hersek, Bulgaristan da Koç bayram, Arnavutluk'ta Kurban Bajram şeklinde anılır. Nijerya'da Babbar Sallah, Somali'de ve Kenya ile Etiyopya'nın Somalice konuşan bölgelerinde ise Ciidwayneey olarak bilinir.[3]
Tarihçe
Tanah'a göre İbrahim'in eşi Sare'den bir çocuğu olmuyordu ve İbrahim Sare'den bir çocuğu olması durumunda bunu Tanrı'ya Kurban olarak adadı. Tanrı, "İshak'ı, sevdiğin biricik oğlunu al, Moriya bölgesine git" dedi, "Orada sana göstereceğim bir dağda oğlunu yakmalık sunu olarak sun.", 8-9-10-11-12-13: İbrahim, "Oğlum, yakmalık sunu için kuzuyu Tanrı kendisi sağlayacak" dedi. İkisi birlikte yürümeye devam ettiler. Tanrı'nın kendisine belirttiği yere varınca İbrahim bir sunak yaptı, üzerine odun dizdi. Oğlu İshak'ı bağlayıp sunaktaki odunların üzerine yatırdı. Onu boğazlamak için uzanıp bıçağı aldı. Ama Rab'bin meleği göklerden, "İbrahim, İbrahim!" diye seslendi. İbrahim, "İşte buradayım!" diye karşılık verdi. Melek, "Çocuğa dokunma" dedi, "Ona hiçbir şey yapma. Şimdi Tanrı'dan korktuğunu anladım, biricik oğlunu benden esirgemedin." İbrahim çevresine bakınca, boynuzları sık çalılara takılmış bir koç gördü. Gidip koçu getirdi. Oğlunun yerine onu yakmalık sunu olarak sundu."(Yaratılış: 22:2-8-9-10-11-12-13)[4]
Kur'an-ı Kerim’de bahsi geçen çocuğun "yumuşak huylu, uslu bir erkek çocuk" olmasından bahsedilip ismi belirtilmemiştir (Sâffât Sûresi: 101). Fakat İbrahim'in ilk çocuğu İsmail olduğu ve ayetin devamında İshak müjdelendiği için İsmail olarak tefsir edilir ve müslümanlar çocuğun İsmail olduğuna inanırlar.[5] Diğer İslami kaynaklara göre, İbrahim Peygamberin eşinin kısır olması nedeni ile bir çocuğu olmayınca (bazı rivayetlere göre 125 yıl)[kaynak belirtilmeli] Allah'a yalvarır, dua eder. Kendisinin ve eşinin yaşlı olduğu bir zamanda mucizevi bir şekilde oğlu olur.[6] Çocuk biraz büyüdüğünde, İbrahim peygamber rüyasında onu kurban etmesi gerektiğini görür. Oğluna "Yavrum, ben rüyamda seni boğazladığımı gördüm. Düşün bakalım, ne dersin?” dedi. O da, “Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulacaksın” der.[7] Peygamberlerin rüyaları normal insanların rüyalarından farklı olduğundan bu bir emir olarak kabul edilmiş ve İbrahim peygamber oğlunu kurban etmeye götürmüştür. Ancak Allah'ın emriyle bıçak çocuğu kesmez. Bu esnada Cebrail kucağında bir koç ile gelir.[8][9] Bu imtihan başarı ile geçildikten sonra tüm İbrahimi dinlerde Zilhicce ayının 10. günü aynı şekilde kurban kesilerek kutlanan bayram olmuştur.[10] İslam peygamberi, Hac gibi terk edilen İbrahim geleneği, tekrar hayata geçirmiştir.
Bayram namazı
Bayram sabahı, Bayram Namazı kılınır ve Bayram hutbesi okunur. Arefe günü sabah namazından itibaren her farz namazın arkasından aşağıdaki vacip olan teşrik tekbirleri bayramın son ikindi namazı da dahil olmak üzere yirmi üç vakitte getirir.[11]
Allahü Ekber Allâhü Ekber Lâ ilâhe İllâllahü Vallâhü Ekber, Allâhü Ekber ve Lillâhi`l-Hamd
Çeşitli bölgelerde Kurban Bayramı kutlamaları
Türkiye
Güneş'in doğuşundan 45 dakika sonra bayram namazı kılınır. Kurbanlar genelde ilk gün kesilir. Elde edilen et üç eşit parçaya bölünür; üçte biri kurban kesenin akrabalarına, üçte biri fakirlere dağıtılır. Kalan üçte bir ise kurbanı kesenin ailesine kalır.[12] Kesilen kurbanın etinden yapılan yemekler bayram boyunca misafirlere ikram edilir. Tanıdık ve akrabalar ziyaret edilir, çocuklara harçlık, şekerleme ve hediyeler verilir.[13]
Türkiye'de her yıl çok sayıda hayvan Kurban Bayramı esnasında kesilmektedir. 2012 verilerine göre Türkiye'de 753 bin büyükbaş ve 1 milyon 930 bin küçükbaş hayvan kurban edildi.[14]
Diğer dinlerde kurban kavramı
İslam'daki gibi belirli bir bayram zamanı ile ilişkilendirilen büyük bir kurban eylemi bugün varlığını sürdüren İbrahimi Dinlerde nadir görülse de diğer İbrahimi dinlerde de kurban kavramı mevcuttur. Arapça kurban sözcüğü ile ilişkili olan İbranice korban sözcüğü de sözlükte "yakınlaşmak" anlamına sahiptir ve dinî bağlamda, şeklî uygulama açısından İslam'dakine benzer bir tür kurban etmeyi öngörür. Bugün Musevilerin büyük bir kısmı hayvan kurban etmeyi kesmişlerdir. Bunun en büyük sebebi Tapınak'ın var olmayışıdır[15]; bununla birlikte hayvan kurban etmenin özellikle Tapınak mevcutken düzenli bir şekilde yapılan bir ibadet olduğu bilinmektedir[16]. Bununla birlikte bu hayvan kurbanı büyük oranda günahlardan arınmak için yapılırdı ve İslam'daki Kurban Bayramına benzer bir uygulama bağlamında ele alınmazdı.
Kurban Bayramı tarihleri
İslam dininde kullanılan ve bayram günlerini tespit etmekte temel alınan takvim ay takvimi olduğu için Gregoryen takvimi yıllarında farklı günlere denk gelir. Aynı sebeple aynı Gregoryen yıl içerisinde iki Kurban Bayramı da yaşanabilir.