Özel Haber - Kardelen GÖKSU
“DENETİM YOK”...
Halk sağlığını çok yakından ilgilendiren güneş gözlükleri, ülkemizde her yerde satılıyor. Market, mağaza ve birçok yerde satılan sahte güneş gözlüklerini denetleyen bir sistem de söz konusu değil. Sahte gözlüklerin, gözde büyük sıkıntılar ve hastalıklara yol açabileceği vurgulanıyor. Akay Optik Direktörü Yüksel Akay, ülkemizde gözlük satışı ve kullanımının hiçbir şekilde denetlenmediğini belirterek, bu konuda 10 yıldır çalışma yapmalarına rağmen hiçbir sonuç alamamalarından yakındı.
“BİRÇOK GÖZ HASTALIĞINA YOL AÇABİLİR”…
Göz Doktoru Serkan Dağdelen, sahte gözlüklerin güneşteki zararlı ultraviyole ışınlarını gözdeki retina tabakasına geçirip göz sağlığına zarar verdiğini, sarı nokta hastalığına yol açabileceği gibi katarakt oluşumunu da hızlandırdığını söyledi. Dağdelen, “Ultraviyole geçtiği zaman retinaya zararlı etkisi olur. Gözde et büyümesi olarak bilinen pterjium oluşumunu da hızlandırır” ifadelerini kullandı.
Neredeyse yılın 360 günü güneşli olan adamızda, güneş gözlüğü kullanmak büyük önem taşıyor.
Güneş gözlükleri, sadece güneşin parlaklığına karşı rahatlık sağlamıyor, aynı zamanda gözlerimizi ve göz çevremizi güneşin zararlı ultraviyole (UV) ışınlarından koruyor fakat gözlüğün kalitesi çok önemli.
Ülke genelinde marketlerde, mağazalarda ve gözlükçülerde satılan imitasyon ve sahte gözlüklerin, göz sağlığına zarar verdiği belirtiliyor.
Bir çok kişi gözlük alırken ya bu imitasyon gözlükleri gerçek zannederek alıyor ya da fiyatının uygun olmasından dolayı, göz sağlığına zarar vereceğini bile bile alıyor.
Konuyla ilgili, gazetemize demeç veren göz doktoru Serkan Dağdelen, sahte gözlüklerin zararlı ultraviyole ışınlarını gözdeki retina tabakasına geçirip göz sağlığına zarar verdiğini, sarı nokta hastalığına yol açabileceği gibi katarakt oluşumunu da hızlandırdığını söyledi.
KIBRIS’a konuşan Akay Optik Direktörü Yüksel Akay da sahte gözlüklerin gözde oluşturabileceği hasarları anlattı ve ülkemizde imitasyon ve sahte gözlükler için hiçbir yaptırım olmadığını, herkesin diploması olmadan gözlük satabileceğini dile getirdi.
Akay: Hiç gözlük kullanmamak daha iyidir
Güneşin oldukça yoğun olduğu ülkemizde göz sağlığı için güneş gözlüğünün oldukça önem arz ettiğini anlatan Yüksel Akay, şunları söyledi:
"Bir güneş gözlüğünde aranan önemli üç konu vardır. Bunlardan biri ‘zeropower’ dediğimiz gözlük üzerindeki dalgalanmayı önler. Orijinal olmayan gözlüklerin camında numara vardır ve belli bir yerden sonra kullanan kişinin gözlerini bozar.
İkincisi güneşteki göze zararlı olan ultraviyole (UV) 400 ışınlarının tamamı ile filtrelenmesi lazım. Eğer yüzde yüz filtrelenmiyorsa yine gözün tabakasının bozulmasına neden olur.
Üçüncüsü ise camın üzerinde oluşan dalgalanmalar yüzünden göz bir noktadan diğer noktaya bakmaya çalıştığında dalgalanmalar meydana gelir ve göz yorgunluğuna sebep olur.
Markalı ve orijinal bir gözlük alırsanız, bunların hiç birini yaşamazsınız çünkü gözlük üreticisi markaların dikkat ettiği asıl sebepler bunlardır fakat Çin malı ya da orijinal gözlüklerin imitasyonları olarak satılan güneş gözlüğü firmaları bunları umursamadan gözlük üretiyor ve bunlar, ülkemizde neredeyse her yerde satılıyor.
Hiç gözlük kullanmamak, sahte gözlük kullanmaktan daha iyidir.” “Devletin imitasyon ve sahte gözlükle ilgili çalışması yok” Marketlerde, ufak çaplı dükkanlarda hatta gözlükçülerde bile imitasyon ve sahte gözlüklerin satıldığını anımsatan Yüksel Akay, bunu önlemek için 10 yıldır aralıksız çalıştıklarını anlattı. Akay, şöyle devam etti:
Devletimizin imitasyon ve sahte gözlükler üzerinde maalesef hiçbir çalışması yok.
Yaklaşık 10 yıl önce bir araya gelen gözlükçüler, Kıbrıs Türk Gözlükçüler Derneği’ni kurdu. Halk sağlığını korumak ve bu tür konuları kontrol altına almak için Sağlık Bakanlığı denetiminde yasa hazırlandı ve Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Sağlık Bakanlığı’na sunuldu.
10 yıldır uğraşıyoruz ama bu yasanın geçmesini sağlayamadık.
Hiçbir hükümet, ‘Yasayı çıkaramayız’ demedi ama hiçbiri de bu yasayı çıkarmadı”. “Her önüne gelen gözlük satabilir”
Neredeyse her meslekte aranan özelliklerden birinin de diploma sahibi olmak olduğunu fakat ülkemizde gözlük satmanın çok basit olduğunu ifade eden Yüksel Akay, şunları kaydetti:
"Şu anda Kuzey Kıbrıs’ta berber olabilmek için diplomalı olmanız gerekir fakat gözlük yapıp satan ve gözlükçü dükkanı açanlardan diploma talep edilmiyor. Şu an bir gözlükçü açmak isteyen kişi gidip belediyeden izin alır ve gözlükçü açabilir. Ne Sağlık Bakanlığı izni ne diploma ne de bu konuda yeterlilik aranıyor.
Göz sağlığı çok önemlidir. Göz, insanın dünyaya açılan penceresidir lakin rastgele gözlük yapan insanlar dükkan açabiliyor ve satış yapabiliyor. Bu insanlara kimse ‘Ne yapıyorsun sen’ diyemiyor maalesef çünkü yasa yok.
Bu şekilde imitasyon ürün satan birçok gözlükçü var. Orijinal diyerek orijinal fiyatına gözlük satıyorlar. Hem halkı hem bizleri hem de kendilerini kandırmaya çalışıyorlar. Dürüst ticaret yapamaya çalışıyoruz fakat yan kapıdaki komşumuz imitasyon satıyor.
Maalesef, adamız imitasyon cenneti haline geldi. Her orijinal ürünün imitasyonunu bulmak mümkün.”
Dağdelen: Gözde birçok hasara yol açabilir
Sahte gözlük kullanımının ne gibi hastalıklara yol açacağından bahseden Serkan Dağdelen de şu bilgileri verdi: “Gözümüze güneş ışığı geldiği zaman, göz bebeğimiz refleks olarak küçülür. Aynı şekilde karanlıkta da göz bebeğimiz büyür.
Sahte gözlük alındığı zaman, bazı boyalı camlı gözlükler, ultraviyoleyi geçiriyor ama güneşin ışığını azaltıyor. Güneşi azaltması ve ultraviyoleyi de geçiriyor olması şöyle bir yan etki yapar; gözümüz kendi kendini koruyacakken, ışık geldiğinde göz bebeği küçülecekken ve retinaya geçecek ultraviyoleyi azaltacakken, renkli cam kullanıldığında ve ultraviyole aynı oranda geldiğinde, renkli camdan kaynaklı göz bebeğindeki küçülme refleksi gerçekleşmez.
Dolayısıyla büyük kalan göz bebeklerine ultraviyole geçtiği zaman retinaya zararlı etkisi olur. Aynı zamanda ultraviyole sadece retinaya değil; ileride sarı nokta hastalığı yapabileceği için katarak oluşumunu da hızlandırır, gözde et büyümesi olarak bilinen pterjium oluşumunu da hızlandırır.
Şu anda ultraviyole ışığının bir çeşidi olan mavi ışık dediğimiz televizyon, tablet ve telefondan yayılan ışık da bir ultraviyole ışığıdır.”
Kaynak: www.kibrisgazetesi.com