Çanakkale Zaferimizin 110. Yılı Kutlu Olsun

18 Mart 1915 Çanakkale Zaferinin yıldönümünde Mustafa Kemal ve Silah Arkadaşları ile Şehitlerimizi Saygıyla Anıyoruz.

Çanakkale Zaferimizin 110. Yılı Kutlu Olsun
18 Mart 2025 Salı 09:21

Türk ve dünya tarihine damga vurmuş en önemli olaylar arasında yer alan 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi, bir ulusun birlik ve beraberlik içinde verdiği şanlı mücadelenin unutulmaz hatırası olması bakımından insanlık tarihinde eşine az rastlanır bir kahramanlık destanıdır.

Bugün, Türk Milletinin özgürlük ve vatanı için gerektiğinde canlarını feda edebileceğini bir kez daha kanıtladığı bir dönemi simgeleyen 18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günüdür.

Bize bu vatanı miras bırakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve onunla birlikte mücadele eden tüm kahramanlarımızı rahmet ve şükranla anıyoruz.

Ruhları şad olsun…

Boğaz Muharebeleri ve 18 Mart 1915 Çanakkale Boğaz Zaferi

Avrupa’da başlayan karşılıklı savaş ilanları sonrasında Osmanlı Devleti, Boğazın Savunma Planını harekete geçirdi. 4 Ağustos’tan itibaren boğazda mayın hatları oluşturulmaya başlandı. 27 Eylül’den itibaren ise boğazlar tüm deniz ulaşımına kapandı. 3 Kasım 1914’te Fransız ve İngiliz savaş gemileri boğaz girişindeki tabyalara bir taarruz gerçekleştirdi. Seddülbahir Kalesinin cephaneliğinin isabet alıp havaya uçmasıyla Çanakkale’nin İlk Şehitleri verilmiş oldu. Bu bombardıman Osmanlı Devleti açısından uyarıcı nitelikte olmuştu zira Müttefiklerin hedefini belli etmişti. İngiliz Deniz Bakanı Churchill’in Boğazların donanma yoluyla zorlanması konusundaki ısrarı ile İngiliz savaş konseyinde Çanakkale Harekatı kabul edildi.

Boğaza ilk taarruzun 19 Şubat 1915’te gerçekleşmesi kararı alındı. İngiliz ve Fransız savaş gemilerinden oluşan filo, boğaz girişindeki tabyaları bombalamış; lakin hedeflenen gayelere bu harekatta ulaşamamıştır. Akşam 17.30 sularında filo geri çağrılmıştır.

25 Şubat 1915’te ise müttefikler yeni bir harekat ile Orhaniye, Kumkale, Ertuğrul ve Seddülbahir tabyalarına taarruz ettiler. Akşama doğru boğaz girişindeki bataryalarımız susturulmuştu. Bu bombardımanlar esnasında Birleşik filonun Erenköy Koyunda manevralar yaptığı gözlemlenmişti. Bunun üzerine çok önce başlayan mayın hatları tesis etme işi, 7/8 Mart gecesi Nusret mayın gemisinin gizlice Erenköy Koyunda kıyıya paralel konumda, 26 mayından oluşan 11. Mayın hattını oluşturması ile tamamlandı. Bu mayın hattı 18 Mart’ta kader değiştirici bir rol oynayacaktı.

18 Mart 1915’teki Harekat Planı ilk gün boğaz kıyısındaki tabyaların susturulması ve mayın hatlarının açılması suretiyle Marmara’ya geçmek şeklindeydi. Her ne kadar 18 Mart Boğaz Muharebesi olarak anılsa da aslında taraflardan yalnızca biri deniz kuvvetiydi. Birleşik Filo’nun karşısındaki Türk kuvvetleri Başkomutanlığa bağlı Müstahkem Mevkii idi. Harekat sabah 08.15’te Queen Elizabeth’in direğinde görülen ileriye hareket işareti ile başladı. Filo 3 hat şeklinde düzen almıştı.

Sabahtan öğlene kadar birinci hattaki gemiler uzun menzilli toplarıyla tabyaları bombardıman etmeye başladı. Tabyalarımızın kısa menzilli topları bu ateş karşısında sessiz kalınca Amiral de Robeck öğleden sonra ikinci hattı ilerletti ve bombardıman devam etti. Üçüncü hattaki daha eski savaş gemileri de ilerleyip Türk topçusunun menziline girdiğinde durum değişmeye başladı. Türk topçusu tarafından ateş altında kalan gemiler geri çekilmeye başladılar. Dönüş manevrası yapılan alandaki mayın faktörü filonun çekilişini büyük oranda etkiledi. Savaş gemilerinden Bouvet, Irresistable ve Ocean battı; Inflexiable, Gaulois, Suffren, Agememnon ise ağır hasar aldı.

17.00 sularında Amiral de de Robeck bir mayın tarlası içinde olduklarını anladı, harekata devam edemeyeceğini anlayarak geri çekilme emri verdi. Büyük boğaz harekatında zafer, tabyalarımızdaki Türk topçuları ve boğazın kalbine ustaca döşenen mayın hatları sayesinde Türklerin oldu.

Kazanılan bu zaferde, çelik zırhlara bürünmüş, her yönüyle teknik üstünlüğe sahip armadaya karşı, tabyalarda can siperane mücadele veren Seyit Onbaşı gibi kahraman topçularımızın şahsında görev yapan tüm topçularımızın, boğaz kıyılarına yerleştirilen gizli obüs bataryalarının, mayınların ve nihayet Türk askerinin savaş kabiliyetinin büyük payı vardır.

Kaynak: https://canakkaletarihialan.gov.tr


 


İlgili Galeriler
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.