İletişim esnasında insanların gözlerinin içlerine bakmak samimiyet, güven gibi pozitif duyguların oluşmasını sağlar. Ancak birkaç saniyeden uzun süren göz temasını farklı yorumlamaya başlıyoruz.
Araştırmalar, 5 günlük bebeklerin bile karşılarındaki insanla göz kontağı kurma ihtiyaçları duyduklarını göstermiştir. Çünkü karşımızdaki insanın gözlerinin içine bakarak, sosyal iletişim sırasında aktarılmayan güçlü enformasyonları da alabiliyoruz. Örneğin birinin yalan söyleyip söylemediğini anlamanın en etkili yolu, karşımızdaki kişinin gözlerinin içine bakarak, onun gözbebeklerini izlemek. Ancak birkaç saniyeden uzun süren göz kontağını, farklı yorumlamaya başlıyoruz.
Bakış Açısı Ülkeden Ülkeye ve Kültürden Kültüre Değişiyor
Aslında göz teması kurmanın sosyal ilişkilerin kalitesini belirleyen faktörlerden biri olduğu söylenir ama bu durum, tüm kültürlerde geçerli değil. Örneğin Finlandiya’da bunu yaptığınızda bir sorununuz olduğu ya da sakladığınız bir şey olduğu varsayılıyor. Yeni bir araştırma, insanların 3,2 saniyeden uzun süren göz kontağından rahatsızlık duyduklarını gösterdi.Psikolog Alan Johnson’ın Londra Üniversitesi’nde yaptığı araştırma, insanların çoğunun uzun süren göz kontağı karşısında tedirginlik duyduklarını, kendilerini merak edilen bir objenin incelenmesiyle özdeşleştirdiklerini gösteriyor. Bu durumda kontağı kuran kişinin tehditkar, güvenilmez, kötü niyetli olduğu algısı oluşuyor. Ancak göz kontağını kuran kişiyi tanıyorsak, ve gözlerinde gerçekten samimiyete dair bir ışık görmüşsek, süresi uzun olsa da güven duygusu iletmeye devam ediyor.
Kaynak: Olay.com.tr
İlgili Galeriler