Bilim insanları, güvenin sahip olduğu göz yapısından ilham alarak, güneş enerjisinden bile daha üstün bir materyal üretmeyi başardılar.
Güneş enerjisi panelleri direkt güneş ışığına ihtiyaç duyan bir teknolojiye sahiptir. Bu yüzden bu paneller binaların çatılarında yer alırlar ve güneşten gelen ışınları depolayarak enerjinin üretilmesini sağlarlar. Sadece açık alanlarda kullanılabilmesi nedeniyle güneş panelleri kapalı alanlarda güneş ışınlarını direkt olarak alamadıkları için iç mekânlara uygun değildir.
Kapalı alanlarda bile elektromanyetik dalgaları yakalayabilen grafen tabanlı bir materyal üreten bilim insanlarının ilham kaynağı ise güveler.
Nanoteknoloji konusunda bilim insanlarına ve geleceğe yeni ufuklar açan güveler, parlamayan gözleri, çok düşük yoğunluktaki kokuları bile algılayan antenleri ve yüksek frekanslı sesleri bile işitebilen kulakları sayesinde teknolojinin geleceğine yöne verecek gibi görünüyor.
Üretilen materyalin doğru antenleme yapılmasıyla sadece güneş ışığından değil, aynı zamanda mikrodalga veya radyo dalgası yayan cihazlardan yararlanarak enerji üretebileceği iddia ediliyor. Bunu basit bir örnekle anlatırsak; kullanmış olduğunuz akıllı telefonlarınız, yaydığı dalga ile akıllı saatinize enerji verebiliyor.
Bu teknolojinin gerçekleşebilmesi için doğru antenleme yapılması çok önemli. Doğru antenlemenin yapılması elektromanyetiği kullanılabilir enerjiye dönüştürmesini sağlar. Ancak henüz bu şekilde bir antenleme teknolojisinin geliştirilememiş olması böyle bir projenin üretilmiş olmasındaki önemini yadsıyamaz. Bunun gibi teknolojiler gelecekte bizi çok daha yeşil bir teknoloji dünyasına hazırlıyor gibi görünüyor.
İlgili Galeriler