Kontak Lens Fikri İlk Kimin Aklına Geldi?

Plastik Bir Cismi Görme Bozukluğunu Gidermesi İçin “Lens” Diye Göze Takmak İlk Kimin Aklına Geldi?

Evet, kontak lenslerden bahsediyoruz!

Günümüzde kullanmayanın çok nadir olduğu bu lensler, ilk olarak nasıl ortaya çıkmış olabilir?

Nasıl işe yaradığını bulmak, gerçekten de çok zaman almış gibi duruyor. Öyle ki yüzyıllardır geliştirilmeye çalışılmış bu fikir.

Kontak lensler, göz sağlığını korumak ve görme bozukluklarını düzeltmek için geliştirildi.

Kontak lenslerin kökeni, büyük düşünürlerin ve bilim adamlarının yüzyıllar boyunca süren keşiflerine dayanıyor.

İtalyan deha Leonardo da Vinci, görme bozukluklarını düzeltmek için su dolu bir cam kabın içine bakmayı öneren ilk kişiydi. Bu fikir, suyun kırma kusurlarını düzeltebileceğini düşündüğü gibi, Kontak lensin temel konseptini de gösteriyordu.

Fransız filozof Descartes, Da Vinci’nin fikrini daha da ileri götürerek suyun sadece korneaya temas etmesi gerektiğini öne sürdü.

Bu ise Kontak lensin gelişiminde çok önemli bir adımdı. Ancak kontak lensin modern versiyonunu geliştirmek için ilerlemeler 18. ve 19. Yüzyılları buldu. İngiliz bilim adamı John Herschel, insan gözünün kalıplarını kullanarak düzeltici merceklerin ön kısmını tasarlayacak bir yol geliştirdi.

İşte bu adım, Kontak lensin temellerini oluşturan bir adımdı…

İlk cam Kontak lenslerin prototipleri, FA Mueller ve Adolf E. Fick tarafından yapıldı.

Bu lenslerin ağır olması ve gözü tamamen kaplaması gibi sorunlar yaşandı. Optometrist William Feinbloom, bu sorunun üzerine cam ve plastiği birleştiren bir kontak lens geliştirdi.

Bu lens, daha hafif olmasının yanı sıra göze daha iyi oksijen geçirgenliği sağladı, bu da daha rahat bir kullanım deneyimi demekti.

Bilim insanı Kevin Touhy ise göze daha fazla oksijen girmesini sağlamak için lensleri küçülttü ve lenslerde gözeneksiz plastik kullanan kişiydi.

Bu yeni tasarım, 1950’ler ve 1960’lar boyunca lenslerin popülerliğini artırmıştı.1970’lerde yumuşak lenslerin piyasaya sürülmesiyle bu teknoloji iyice ilerledi. 1980’lerde ise günlük kullanım için lenslerin piyasaya sürülmesi, kullanıcıların hijyen ve konfor açısından daha fazla tercihini de sağladı.

1990’ların sonlarında ve 2000’lerin başlarında silikon hidrojel malzeme lensler standart hâle geldi. Bu malzeme, daha fazla oksijen geçirgenliği sağlıyordu.

Bugün, kontak lens teknolojisi ise bununla bitti sanmayın, hâlâ gelişmeye devam ediyor. İlerleyen yıllarda ‘akıllı Kontak lens’ gibi yeniliklerle lenslerin görme deneyimini daha da geliştireceği ve hatta ilaç uygulamasını bile mümkün kılacağı tahmin ediliyor.

Kaynaklar: Vision Direct, MasterEyeAssociates, Warby Parker

Kaynak: www.haber-carsibasi.com.tr