Yeni Yazı Dizisi:
Opak Lens Yönetim Kurulu Başkanı
Erol Harbi’nin Kaleminden
“Sektöre Bakış, Sektöre Sesleniş”
Bölüm 1: Değişen Dünya
Saygıdeğer Optik Gazete Okuyucuları,
Dededen toruna devraldığım gözlükçülük mesleğimin rotasını zaman içinde butik optik mağaza yönetiminden kontak lens ağırlıklı toptancılık tarafına yönlendirdim. Bu sayede bugün sektörün sorunlarını hem optik mağaza yönünden, hem de Türkiye’deki optik mağazaların %90’ı ile iş yapan toptancı bir firma yönünden izleme fırsatına sahibim.
İçine doğduğum mesleğime gönülden bağlıyım. Yeniliğe açık yapımla mesleğimi her zaman ileriye doğru geliştirmek üzere canla başla çalışıyorum. Yalnız değilim. Benimle birlikte canla başla çalışan iş arkadaşlarım var. Her biri optik sektörünün yetiştirdiği değerli insanlar ve onlar da optik sektörüne hizmet vermekten büyük gurur duyuyorlar. Aynı siz, optik sektörüne zamanlarını, emeklerini ve yüreklerini koymuş optik mağaza ve tedarikçi firmaların saygıdeğer çalışanları, yöneticileri, ortakları ve sahipleri, gibi…
Kurucusu bulunduğum Optik Gazete’yi takip edenler optik sektöründeki gelişmeler hakkındaki duruşumu ve görüşlerimi yakından biliyorlar. Bilmeyenler de bu haftalık yazı dizisini takip ederek detaylı bilgi sahibi olacaklardır.
Kişisel ve mesleki olarak; birçok irili ufaklı sorunun arasında yer alan iki ana problemin sektörümüzü ciddiyetle tehdit ettiğini, bize büyük zararlar vereceğini düşünüyorum:
Bunlardan biri ülkemizde optometri uygulamasının başlama tehdididir. O yüzden bu yazı dizimizde bu konuyu uzun uzun inceleyip neden ve nasıllarını aktarmayı amaçlıyorum.
İkinci tehlike de tamamen sağlık ürünü olan gözlük, güneş gözlüğü ve kontak lenslerin internetten ve işportadan satışıdır. Bu konudaki gerçekleri de enine boyuna inceleyerek önüne nasıl geçilmesi gerektiğine ilişkin görüşlerimi paylaşacağım.
Bu kapsamda önce sesime kulak vermeniz, sonra da sesime ses vermeniz elbette ki beni çok mutlu edecektir. Ama burada asıl amacım, sektörümüzün geleceğini sizlerle birlikte şekillendirmek adına ilk adımı atmaktır. Bundan sonrasının birlikte yürüyeceğimiz bir yol olmasını diliyor ve umuyorum…
*****
Değişen dünyanın değişen koşulları optik sektörünü de etkiliyor. Kendi bulunduğumuz noktadan kimi zaman olumlu, kimi zaman olumsuz olarak algıladığımız bu gelişmeler acaba bizi nereye götürecek? Bu konuda sizlerin de sürekli düşündüğünüze eminim.
Küresel olarak hızlı bir değişim içindeyiz. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte gerçekleşen bilgi çağı ve hızlanan iletişim bütün yaşamımızı doğrudan etkiliyor. Bu etki ile her şey çok hızlı bir şekilde biçim değiştiriyor.
Günümüzde değişime direnmek yerine, bu etkileri önden fark etmek, artı ve eksi yönleriyle incelemek, getireceği fayda ve zararları hesap etmek ve değişimi akıllı şekilde yönetmek gerek. Aksi takdirde, kendimizi başkasının kullandığı bir arabada, gitgide artan bir hızla ilerlerken koltuğuna yapışmış, hiç hareket edemez bir halde bulmamız kaçınılmaz olacaktır. Sonuçta, çok büyük olasılıkla ya kullananla birlikte parçalanırız; ya kullanan yara alır, biz parçalanırız; ya da kullananın usta bir manevrasıyla camdan uçarak sadece biz parçalanırız.
Bu da arabayı kullananın direksiyona geçtiği zamanki niyetine ve planına bağlıdır.
Parçalanmaktan kurtulmanın yolu elbette ki arabaya binmemek demek değildir. O zaman da yayan kalırız. Bu da değişime direnmek olur ki; o zaman zaten ya oyunda değilizdir, ya da direncimizin sertliğinden dolayı kendi kendimize kırılacağız demektir.
Hayatta kalmak için değişimle birlikte yaşamak, değişimle birlikte değişmek, dönüşmek gerekir. Uyum sağlama yeteneğinin büyük önem kazandığı bu noktada sadece hayatta kalmak da yetmeyecektir. Doğal olarak hayatı sağlıkla, başarı, mutluluk ve keyifle sürdürmeyi isteyeceğiz. O zaman biz, parçalananlar, direnip kırılanlar ya da uyum sağlayıp hayatta kalanlardan değil, değişimi yönetenlerden olmalıyız. Arabanın direksiyonu bizde olmalı. Biz ve bizim gibi düşünen, bizim gibi hareket edenlerde…
*****
Optik mesleğinin doğası gereği tüm meslektaşlarım gibi benim için de toplumun göz sağlığı her şeyin önünde gelir. Meslek erbabı olarak ikinci önemsediğimiz konu ise sektörümüzün sağlıklı gelişmesi ve büyümesidir. Bugün iş hayatındaki birçok alanda olduğu gibi, optik sektöründe de hızlı değişim rüzgârları esmektedir. Ve birçok farklı yönden ve farklı hızlarda esen bu rüzgârları çok dikkatli izlemek ve incelemek gerekmektedir.
Sizin de okurlarımız olarak takip ettiğiniz gibi gerek Opak Lens bünyesinde gerek Optik Gazete çatısındaki ekiplerimizle birlikte çalışarak farklı zamanlarda, farklı konularda sosyal sorumluluk projeleri üretiyoruz. Optik Gazete’de yayınladığımız yazılarla da bu rüzgârların hem etkilerini, hem de şiddetlerini sektörümüze aktarmaya çalışıyoruz.
Ama artık bu rüzgârları yakalama, yönlendirme ve optik sektörünün yararına olacak şekilde güçlü bir enerjiye dönüştürme zamanı.
Bu konuda derlediğim bilgileri ve görüşlerimi sizlerle doğrudan paylaşmak, dünyada ve Türkiye’de optik sektörü nereden nereye doğru gidiyor inceleyerek, oluşumlara ve gelişmelere birlikte bakmak istiyorum. Dünyada olan biten her şeyi artısıyla eksisiyle olduğu gibi alıp kabul mü etmeliyiz, yoksa hala zamanımız varken hazırlanıp negatif etkileri nasıl azaltabiliriz, işte tüm bunları burada yazarak, sizlerle birlikte irdelemek arzusundayım.
Sizlerle birlikte diyorum, çünkü sizlerin bu yazılara yorum yazarak aktaracağınız görüşleriniz benim için çok önemli. Değişimi yönetmek elimizde… Birlikte olursak, birlikte düşünür, birlikte hareket edersek ortak akıl ve yekpare taleplerle kendi sektörümüzün gelişiminde ve dönüşümünde tek başımıza yaratabileceğimizden çok daha büyük bir etki yaratabiliriz.
Bu yazı dizisinde sırasıyla aşağıdaki konulara değineceğim ve 360 derecelik bir bakışla işlenecek olan bu yazı dizisinin sonunda çözüm önerilerimi de sunacağım. Bu son bölümün, sizin tüm yazı dizisi boyunca yorum alanlarına girerek
ilettiğiniz görüş ve önerilerinizle gelişip zenginleşeceğini düşünüyorum.
Bu kapsamda yazı dizimizde yer alacak konular şu şekilde olacaktır.
Optometri
- Bilim midir, değil midir? Nedir? Ne değildir?
- Hangi ülkelerde vardır?
- Sorunlar nelerdir?
- Nasıl algılanmaktadır?
- Türkiye’de etkileri nasıl olacaktır?
Toplum açısından
Optik mağazalar açısından (Butik ve zincir, ikisi de bu başlık altında olup birine zararı, birine faydası yazılacak)
Optisyenler açısından
Göz doktorları açısından
- Bu konudaki etik kurallar nasıl işler? İşler mi?
Yasal Olmayan Girişimlerin Etkisi
- İnternette satış
- İşportadan satış
- Uygulaması yeterli mi?
Reklam
- Kimin işine yarıyor?
- Denetim yetersizliği yüzünden yaşananlar
- Lasik ameliyat konusu
- En iyi apandist ameliyatını ben yaparım, en ucuza ben yaparım
Üniversiteler
- Hedef neydi, ne oldu?
- Sayılarla gelecekte optisyenlik
- Laboratuvarı olmayan üniversiteler
- Çözüm Önerilerimiz
- Sorunların farkında olmak
- STK ve Kooperatiflere destek
- Dernek tüzüğünü incelemek ve birlik içinde hareket
- Etik kuralların bekçisi olmak
- Fikir birliği
- Tabela birliği
- Eğitim seferberliği
- Kendimizi Yenileme
- Sektörel Mikromilliyetçilik
Burada net olarak ifade etmem gerekiyor ki, bu tarafsız bir yazı olmayacak. Çünkü Optik Gazete’nin kuruluşunda belirlediğimiz ilkelere şahsen gönülden bağlıyım. Her zaman olduğu gibi bu yazı dizimizde de “doğru, seviyeli ve taraflı” yayın anlayışımızın ilkeleri doğrultusunda hareket edeceğiz. Duruşumu net olarak yansıtmak açısından bu ilkeleri bir kez de buradan hatırlatmam faydalı olacaktır. Optik Gazete’nin üç temel sütununu oluşturan 5 ilkesi şöyledir:
- 5193 sayılı Optisyenlik Kanununun 1. Madde hükmü, temel ve vazgeçilmez ilkemizdir. Buna göre bizlerin de amacı, Ahlaki değer anlayışımızı bu madde oluşturmaktadır. İnternet sitemiz bu anlamda TARAFLIDIR.
- İnternet sitemizin amacı, optisyenlik müesseselerinin ortak hak ve menfaatlerini gözetmek, birliğine öncelik vermektir.
- Kamuoyundan özellikle gizlenen gerçeklerin önündeki engelleri kaldırmaya çalışırken gereksiz polemiklerden uzak dururuz.
- Optik Gazete, fikirlerin özgürce ve medenice tartışıldığı bir kürsüdür.
- Oftalmoloji doğal müttefikimizdir.
Önümüzdeki hafta yayınlanacak olan ikinci yazımda görüşmek üzere siz saygıdeğer okurlarımıza esenlik dolu günler diliyorum.
Hayri Erol Harbi
Opak Lens Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Yönetim Kurulu Başkanı
Optik Gazete
Yönetim Kurulu Başkanı
- - - -
Yazınız ve emeğiniz için sektör adına teşekkür ederim.
Bu platformda olacağım, görüşlerimi paylaşacağım. Ortak ve Akılcı Hareket'in her konuda çözüm olacağına inancım tam.
Burçin Küçükören
Gözkoop Yönetim Kurulu Başkanı
Yayın ilkeleriniz çerçevesinde yanlı ve taraflı olacağını baştan ifade ettiğiniz ve görüşlerinizi açıklayacağınız yazılarınızı büyük bir merak ile bekliyorum. Gerek seçtiğiniz konular, gereksede tedarikçi firmalarımızı da yaşadığımız sorunlarımızın vede geleceğimizin ayrılmaz bir bütünü olarak gören yaklaşımınız arzu edilen sektörel birlikteliği müjdeler görünüyor.Esase n, birilerine göre hiç ihtiyacınız olmayan bir konumda iken, sektörün ve meslek adamlarının bugünü ve geleceği üzerine cesaretle fikir beyan etme gayretinizi takdirle karşılıyorum. Söz konusu platformda yeri geldiğinde görüşlerimi paylaşacağımı ifade eder iyi günler dilerim.
Kamil Nuri GİZER
Ege Gözlükçüler ve Optisyenler Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı
Sayın Erol HARBİ
Yazınızı defalarca okudum. Sektöre yaklaşımınız ayrıca çabalarınız için sizi kutluyorum. OPAK LENS ailesi olarak özellikle Yönetim Kurulu Başkanı olarak şahsınızın Derneğimiz ve Konfederasyonum uzun tüm çalışmalarında maddi manevi destekleriniz meslektaşlarımı zın ‘da malumu.Yazınızda bahsettiğiniz gibi Babalarımızdan, Ustalarımızdan bizlere miras kalan İnsan sağlığı açısından çok önemli bir yeri olan Gözlükçülük Mesleğinin bizlere emanet edilen seviyeden çok daha ileri seviyelere taşınması öncelikli görevlerimiz arasında.Tarafsız olunması gereken makamlar elbette vardır, olmalıdır da. Ancak bizler Gözlükçülük Mesleğinin ve Meslektaşlarımı zın menfaatleri söz konusu olduğunda, 5193 sayılı Kanunumuzun da bize vermiş olduğu yetki ile Halkımızın Göz Sağlığının korunması noktasında elbette ki bir TARAFIZ. Bu bağlamda tarafsızlığımız dan söz edilemez.Konfederasyon Yönetim Kurulu Adına çalışmalarınızı yakinen takip ettiğimizi bilmenizi isterim.