Gözde Hatıralar "Emine Gamze Özserçe"

Optik Gazete olarak düzenlediğimiz "Gözde Hatıralar" metin yarışmamız yayınlanmaya ve oy almaya başladı.

Gözlükçülük ve optisyenlik mesleğine ilişkin hatıralarımızı kişisel belleğimizin derinlerinden çıkararak, ortak belleğimize aktarmak ve paylaşmak amacıyla düzenlediğimiz yarışmamıza katılan hatıra metinlerini her gün buradan yayınlayarak, siz değerli okuyucularımızdan yarışmacılarımıza desteklerinizi bekliyoruz.

Facebook’ta beğeni sayısı ile en yüksek oyu alan katılımcılar halkın beğeni oyu ile seçilerek ödüllerine hak kazanacaklardır. Siz de Optik Gazete facebook sayfasında https://www.facebook.com/OptikGazete  yayınladığımız hatıra metnini beğenerek, yarışmacıya destek olabilirsiniz.

Katılmak isteyen sektör mensupları ve optisyenlik bölümü öğrencilerimiz yazdıkları hatıra metinlerini gönderebilir ve büyük ödülleri kazanma şansına sahip olabilirler. Hatıranızı göndermek için tıklayınız: http://yarisma.optikgazete.com/hatirani-gonder/

Gözde Hatıralar yarışmasına katılan "Emine Gamze Özserçe" isimli yarışmacımızın hatıra metnini aşağıda siz değerli okurlarımızla paylaşıyoruz.

BİR ÇİFT GÜLEN GÖZ     Kilis 7 Aralık Üniversitesi Optisyenlik 2. Sınıf öğrencisiyim. Başta okulumu ve bölümümü öğretmenlerim sayesinde seviyordum. Mesleğin içeriği hakkında çok fazla bilgi sahibi değildim. Taa ki staj dönemim başlayana kadar…     İnsanın en güzel anları mutlulukla bakan bir çift gözmüş. Yaşamış olduğum anı henüz kendini ifade etme yetisi kazanmamış bir kız çocuğunu yani başrol oyuncumuz Ecrin’i içermektedir. Doğduğu günden beri görmeyi sorgulayan gözlere sahip bu kız çocuğu kokusunu ezberlediği annesini bile gözleriyle seçemiyor haldeydi. Ne yazık ki bu durum Ecrin’in kontrolleri yapılana kadar böyle süre gelmiş, Ecrin’in hayatı bulanık devam ediyormuş. Taa ki emeklemeye başlayana kadar sürmüş. Ecrin için hayat zor olmaya başlamış. Sıkıntılar gelmeye devam etmiş. Aile o zaman bir problem olduğunu anlayıp doktorlarına başvurmaya karar vermiş. Birden fazla kontrolden sonra sorunun gözde olduğu gözde olduğu ortaya çıkıyor; evet ecrin doğuştan katarakt olarak Dünya’ya gelmiş. Geçirdiği göz hekimi muayenesinden sonra staj yaptığım mağazaya gelen Ecrin ve ailesinin o an yüzünde gördüğüm endişe anlatılacak türden bir duygu değildi. Bir sürü soru işareti vardı gözlerinde daha küçücük çocuk nasıl gözlük takacak diye düşünüp duruyordu babası, annesi ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Aile ile sohbet etmeye başladık. Çocukları gibi olan vakalardan bahsettik çözümü olan bir durum olduğunu emin ellerde belirli bir zaman doğrultusunda problemin giderilebileceğini geç kalınmış bir durum olmadığını, kendilerini suçlamamalarını belirli bir zamanda çocuklarının hayatı bir çift gülen göz ile izleyeceğini söyleyip rahat bir nefes almalarını sağladık. Artık bilgi ve tecrübenin lazım olduğu bir diğer kısım olan cam ve çerçeve seçimine gelmiştik. Yani Ecrin’i rahat ettirme evresine geçmiştik. Tabi ki bilgi önemliydi ama bir diğer önemli olan nokta tecrübeydi ki severek yapıldığı zaman mesleğin ahengi oluyordu. O an gördüm ki yaptığım meslek okulda öğrendiğim değildi. Sürekli kendimi geliştirmem gereken bir iş yapacaktım. Gereken işlemler yapılmıştı. Gözlüğün teslimi için bir zaman belirlenmişti. Ecrin ve ailesi mağazadan ayrılmıştı.       Beklenen an gelmişti. Merak içerisindeydim. Ecrin gözlüğü taktıktan sonra ilk ne yapacaktı? İlk başta şaşkınlık yaşadı ve birazda huysuzlandı ama etrafına bakmaya başlayınca yüzünde oluşmaya başlayan tebessüm ve beraberinde gördüğüm bir çift mutlu göz umut dallarını yeşertmişti. Ecrin artık meraklı gözlerle hayatı tanımaya başlamıştı. Ecrin ve ailesinin gözlerinde ki mutluluk henüz mesleğine tam olarak başlamamış bir optisyenin yani benim en büyük umudum ve mesleğimin ilk unutulmayacak başlangıcı oldu!

Not : Gönderilen hatıra metinleri katılımcının gönderdiği şekilde yayımlanmış, hiçbir şekilde cümle yapılarına müdahele edilmemiş, noktalama ve imla kurallarında düzeltme yapılmamıştır.