Gözde Hatıralar "Hatice Akay"

"Gözde Hatıralar" yarışmamızda "Hatice Akay" hatıra metni

Gözde Hatıralar "Hatice Akay"
31 Aralık 2016 Cumartesi 10:33

Optik Gazete olarak düzenlediğimiz "Gözde Hatıralar" metin yarışmamız yayınlanmaya ve oy almaya başladı.

Gözlükçülük ve optisyenlik mesleğine ilişkin hatıralarımızı kişisel belleğimizin derinlerinden çıkararak, ortak belleğimize aktarmak ve paylaşmak amacıyla düzenlediğimiz yarışmamıza katılan hatıra metinlerini her gün buradan yayınlayarak, siz değerli okuyucularımızdan yarışmacılarımıza desteklerinizi bekliyoruz.

Facebook’ta beğeni sayısı ile en yüksek oyu alan katılımcılar halkın beğeni oyu ile seçilerek ödüllerine hak kazanacaklardır. Siz de Optik Gazete facebook sayfasında https://www.facebook.com/OptikGazete  yayınladığımız hatıra metnini beğenerek, yarışmacıya destek olabilirsiniz.

Katılmak isteyen sektör mensupları ve optisyenlik bölümü öğrencilerimiz yazdıkları hatıra metinlerini gönderebilir ve büyük ödülleri kazanma şansına sahip olabilirler. Hatıranızı göndermek için tıklayınız: http://yarisma.optikgazete.com/hatirani-gonder/

Gözde Hatıralar yarışmasına katılan "Hatice Akay" isimli yarışmacımızın hatıra metnini aşağıda siz değerli okurlarımızla paylaşıyoruz.
 
                     Güzel bir cumartesi sabahında okulun olmayışı ile keyifleniyordum. Okulun bitmesine ramak kaldığı için de keyfim bir türlü dinmiyordu. Ama ne yazık ki kız kardeşim için aynı şeyi söyleyemiyordum. Neden mi? Çünkü sabah o da benim gibi mutlulukla kalktığında aynaya bakar bakmaz mutluluğu havası sönmüş balon gibi uçtu gitti. Gözleri kan çanağı gibi olmuştu da ondan. Annem çok endişelenmişti ki bu kız kardeşimi daha da korkutuyordu. Ben de kimse daha fazla korkup üzülmesin diye hemen önemsiz bir şey olduğunu söyledim ve içimizin de rahatlaması için pazartesi günü hastaneye gidebileceğimizi söyledim. O küçük yaşıma rağmen söylediklerim annem tarafından onaylandı. Tabi bu da benim gururunu okşamadı değil. Annemin gözüne girmiştim tabii olsundu o kadar.
 
Pazartesi gününe kadar beklememize rağmen kardeşimin gözünde hiçbir değişiklik yoktu. Pazartesi günü hastaneye gittik kardeşim, ağabeyim ve ben. Fırsattan istifade, ben de muayene olayım istedim. Doktor olmak istediğim için de her zaman hastaneye gitmeye bayılırdım zaten. Neyse önce kardeşim muayene oldu. Neyse ki bir şeyi yokmuş sadece  mikrop kaptığını ve önemsiz bir şey olduğunu herkesin başına gelebileceğini söyledi. Sonunda rahat bir nefes almıştık. Bu kez muayene koltuğuna ben oturmuştum. Benim rahat tavrım doktorun garibine gitmiş olmalı ki tuhaf tuhaf bana bakıyordu. Gözlerimin çok sağlıklı olduğunu düşündüğüm için böyle rahattım zaten. Hem çok fazla endişelendiğimiz kardeşim için bile önemsiz diyen doktor gözlerime kim bilir ne övgüler yağdırırdı? O bana ben ona aldırış etmeden beni muayene etti veeee... 

- Sağ gözünüz 1,5 derece miyop sol gözünüzde 0,25 derece. Birinin derecesi çok düşük olduğu için bunu fark etmemişsiniz anlaşılan. Bu yüzden göz tembelliği de mevcut. Kesinlikle gözlük kullanmanız gerek dedi. Ve ben şok, ben  iptal, ben vefat! O kadar şaşırmıştım ki. Hala aklıma geldikçe gülüyorum. Eee ne demişler: Kime niyet kime kısmet? Ha son olarak düzenli muayene olmak gerektiğini de anlamıştım. Kısaca bir taşta iki kuş.
 
Not : Gönderilen hatıra metinleri katılımcının gönderdiği şekilde yayımlanmış, hiçbir şekilde cümle yapılarına müdahele edilmemiş, noktalama ve imla kurallarında düzeltme yapılmamıştır.


 

İlgili Galeriler
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.