“Bazen bütün organlar bağışlansa dahi korneayı vermiyorlar. Bunun sebebi göz küresinin tamamının alındığının sanılması. ‘Gözünü oydurmam’ diyorlar.
Türkiye’de nakil için organ kadar aslında bir doku olan kornea teminininde de sorun yaşanıyor. Gözün en önündeki, şeffaf tabaka olan kornea ölüden, morgda alınabiliyor. Ancak aileler cenazelerini biran önce götürmek istedikleri için, hastaneler kornea talebinde dahi bulunma fırsatını yakalayamıyor.
Geçen yıl ülkemizde 4 bin 600 kornea nakli gerçekleştirildi. Bu yıl ise 1 Ocak 2018’den itibaren 3 bin 394 kişi kornea nakli oldu. Halen bin 820 hasta ise nakil için bekliyor. Bu yıl yurtdışındaki kornea bankalarından temin edilenlerden, 191 hastaya kornea nakledildi.
Göz hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Banu Çoşar, ilgili yönergelere vefat eden kişinin daha önce aksi bir beyanı olmamışsa ailesinin izni olmadan da kornealarının alınabildiğini hatırlatıyor. Ancak sağlık profesyonelleri yine de ailelerin iznini almayı tercih ediyor. Çoşar, “Cenazeleri bir an önce almak istiyorlar. İzin almak zorunda olmasak bile ‘Dokuyu alacağız, işimiz var’ ya da bağışlamadıklarında ‘vermek zorundasın’ diyemiyoruz” diyor.
Türkiye’de nakil için yeterli miktarda kornea dokusu hala temin edilemediğini vurgulayan Çoşar, şunları söyledi:
“Bazen bütün organlar bağışlansa dahi korneayı vermiyorlar. Bunun sebebi göz küresinin tamamının alındığının sanılması. ‘Gözünü oydurmam’ diyorlar. Bu bilgi tamamen yanlış. Asla gözün tümü değil, en öndeki önündeki saydam tabakası alınıyor. Cenazenin bütünlüğü bozulmuyor.”
KAN, DOKU UYUMU ARANMIYOR
Kornea bir organ değil, doku olduğu için alıcı-verici arasında doku veya kan gurubu uyumu aranmıyor. Kornea damarsız bir yapı. Damarları olmadığı için bağışıklık hücreleri nakil sahasına giremiyor. Bu da korneayı karaciğer, kalp, vb. gibi organ nakillerinden farklı kılıyor.
Önce test sonra nakil
Kornea her yaştaki hastaya nakledilebiliyor. Ancak 70 yaşın üstünde vefat edenlerden alınması tercih edilmiyor.
Göz bankaları korneaların alınması, nakil için uygunluğunun değerlendirilmesi ve dağıtımından sorumlu kuruluş. Ülkemizde morgdan kornea alma yetkisi sadece bankanın personelinde var. Ayrıca göz bankaları sadece kamu kurum ve kuruluşlarıyla üniversitelerin bünyesinde kurulabiliyor. Verici korneaları göz bankalarında çeşitli testlere tabi tutuluyor. Korneanın uzun vadede saydam kalıp kalamayacağının anlaşılması için inceleniyor. Ayrıca vericide bulaşıcı hastalık olup olmadığına yönelik kan testleri yapılıyor ve ölüm nedenleri araştırılıyor. Bu testler sonunda nakil için engel yoksa kornea kullanılabiliyor. Verici ile alıcı arasında yaş farkının da fazla olmamasına dikkat ediliyor.
41 göz bankamız var
23 ilde 41 göz bankamız var. 88 kornea nakli merkezinde kayıtlı 155 kornea nakil hekimi, kornea nakli tedavisi yapıyor. Gözün delinmesi, göz enfeksiyonları gibi acil vakalara nakil önceliği veriliyor ve bu hastalara hiç beklemeden nakil gerçekleştiriliyor. Ama acil olmayan durumlarda bekleme süresi, hastaya korneanın temin edileceği göz bankasındaki bekleme listesinin uzunluğuna göre değişiyor. Bir ay bekleyen de var, bir yıl bekleyen de.
Hangi hastalıklarda kornea nakli gerekiyor?
Korneanın şeffaflığını yitirdiği veya şeklinin bozuk olduğu durumlarda kornea nakli yapılıyor. Ülkemizde kornea naklinin en çok yapıldığı durumlar keratokonus (korneanın öne doğru sivrileştiği bir şekil bozukluğu), psödofakik büllöz keratopati (katarakt ameliyatı sonrası kalıcı kornea ödemi) ve kornea yaralanmaları. Korneanın saydamlığını kaybettiği ve “distrofi” adı verilen kalıtsal hastalıklar da kornea nakliyle tedavi ediliyor. Ayrıca “herpetik keratit” adı verilen göz uçuğu da ileri olgularda kornea nakli gerektirebiliyor.
Mesude ERŞAN
İlgili Galeriler