İlerleyen satırlarda okuyacağınız yazının İngilizce'den Türkçe'ye çevirisini yaparken dili ve anlatılanları kavramak ve anlatılanları Türkçe'de ifade etmek için bir hayli zorlandım. Öte yandan da böylesine ilginç bir metin üzerinde çalıştığım için çok keyif aldım. Ama asıl önemlisi o döneme dair bilgi sahibi olmaktı. Her satırda aldığım tarihi bilgiler karşısında hissettiğim duygu çeşitliliğini dile getirmem neredeyse imkansız. Tam 251 yıl önce basılmış bir derginin içinde yer alan ve 18. yüzyılın gözlük camları ve çerçeveleri hakkında ilginç bilgileri içeren bu yazıyı okuduğunuzda eminim ne demek istediğimi çok net anlayacaksınız.
Orijinal bir kopyası New York Kütüphanesi'nde bulunan ve 1763 yılında Madrid'de basılmış derginin ilk sayfası kayıp. İçeriğinin çoğu gravürden oluşan, yaklaşık 20 sayfalık derginin son birkaç sayfasında tahta baskılı aziz desenleri var. Bu çalışmaların hepsi, 1700'lü yıllarda Madrid'de doğan ve 75 yaşları civarında ölen İspanyol yazar, filozof, gravür sanatçısı ve yayıncı olan Pablo Minguet é Irol tarafından yapılmış. Kendisi ilginç bir sanatçı. Dini konulardan tutun da, sihir hilelerine kadar bir çok değişik konuda popüler el kitapları yayınlamış.
Söz konusu yazının üst kısmında bazı çizimler yer alıyor. Çizimlerin hemen altında da yazıyı beş sütun halinde dizilmiş olarak görüyoruz. Bu yazı İspanyolca'dan İngilizce'ye ilk kez Antique Spectacles isimli online müze ve görsel cihazlar ansiklopedisi tarafından çevrilmiş ve yayınlanmış.
Çizimlerin en üstündeki başlıkta şöyle yazıyor:
"Görüş kuvvetini korumak ve arttırmak üzere icat edilmiş gözlüklerin gösterimi"
Başlığın hemen altında gözlük camlarını resmeden ve hangi amaçlarla kullanıldığını belirten çizimler yer alıyor.
Ardından da yazının kendisi geliyor. Çeviriyi yaparken sözcükleri ve tamlamaları olduğu gibi birebir kullanmayı seçtim. Yazıyı daha kolay anlaşılır ve akışkan hale getirmemeye özen gösterdim. Çünkü metnin İngilizcesi de çok kolay anlaşılmıyor ve karmaşık tamlamaların arka arkaya gelmesinden oluşan çok uzun cümleler içinde kaybolmanıza neden oluyor. Sanırım İspanyolca aslından çeviren kişi de metne sadık kalmak için, aynen benim uyguladığım birebir çeviri yöntemini kullanmış, ama bazı yerlere de parantezler açıp açıklamalar eklemeyi ihmal etmemiş. Ben ayrıca kendi açıklama ve yorumlarımı özellikle eklemedim, çünkü metnin orijinali bize o günün konuşma dili, anlatımı hakkında da çok ilginç bir bakış açısı sağlıyor.
Önceleri uzun yıllar hipermetropi, şimdilerde bir süredir de presbiyopiden muzdarip bir kontak lens ve gözlük kullanıcısı olarak bu metni çevirirken "iyi ki o yıllarda yaşamamışım" diye düşündüğüm anlar oldu. Bir yandan da Minguet'in yazısının, o dönemlerde yaşayan ve görme zorluğu çeken bir gözlük kullanıcısı için ne kadar önemli olduğunu düşündüm. Yazıda da belirtildiği gibi o devirde insanların gözlük hakkında epeyce bir "cehalet" içinde olduklarını kabul etmemek imkansız. Bunun yanı sıra gözlük camlarının özelliğinden tutun da, çerçeve ve kullanılış biçimlerine; hangi camın seçileceğine karar vermek için yapılan denemelerden, nasıl temizleneceğine kadar verilen bilgilerin her biri sadece optisyenler ve oftalmologlar için değil, gözünde kırma kusuru bulunan herkes için son derece ilginç.
En iyisi ben sözü uzatmadan, tamamen aradan çekileyim ve sizi Minguet'in yazısıyla baş başa bırakayım. Bu arada küçük de bir önerim olacak. Yazıyı iki ayrı gözle okuyun. Bugün bizleri gülümseten bu tarihsel bilgileri, bir kendiniz, bir de kendinizi 1763 yılında yaşayan ve gözlük kullanma ihtiyacında olan birisi olarak hayal ederek okuyun. Gülümseyen gözlerinizin Minguet'e hayranlıkla büyüyeceğine eminim...
Ve işte o metin. (Tekrar hatırlatıyorum cümle kuruluşlarındaki devrikler ve zincirleme karışık ifadeler tümüyle metne sadık kalmamdan ötürüdür ve tüm kontrollerime rağmen sürç-i lisanım varsa affola.):
"Her Tip İnsan için Gözlük Kullanım Açıklaması: yazan Pablo Minquet
Meraklı okuyucular, bir çok kişinin gözlüğü nasıl kullanacağı konusunda bir cehalet içinde olduğunu fark ettiğim ve hangi gözlük hangi durumda uygundur bilgisinden yoksun olduklarını bildiğim için, görme sağlığını kazanmak üzere nasıl seçim yapmaları gerektiğini çok uzatmadan açıklayacağım.
İnsanların görüşlerini düzeltmek için en sıklıkla kullandıkları gözlük camları konveks, konkav ve konservatiftir. Konveks camların ortası kalın, kenarları incedir ve bunların nesnelerini büyükmüş gibi gösterme özelliği vardır. Buna karşın konkav olanların ortası ince, kenarları kalındır. Bunlar nesneleri küçük gibi gösterir. Bu konkav ve konveks gözlükler birbirinin tam zıddıdır ve eşit derecede olanlarını üst üste koyarsanız, her ikisi de kendi gücünü yitirir ve onlarla baktığınız zaman nesneler olduğu gibi gözükür. Konservatif gözlükler ortası da, kenarları da eşit olan camlardandır. Bu mükemmel görüş kuvveti sağlar ve kişi yorulduğunda uzun zaman kullanılabilir.
Gözlüklerin iyi olabilmesi ve görüşün korunabilmesi için camlar iyi kristalden yapılmalıdır. Kaba (pütürlü) camdan yapıldığında görüş her gün daha da kötüleşir. Kaya kristalinden yapılma olanların en iyisi olduğu söyleniyor. Onları görmedim.
Yaşı ilerlemiş, gözlük takmamış kişi [daha önce gözlük kullanmamış, yaşı ilerlediği için gözlüğe ihtiyaç duyan kişi] kitaba baktığında harfleri olduğundan çok büyütmeyenlerden seçmeli. Kitabı okuduğu yerden uzağa baktığında daha da büyük gösterdiğinden camlar çok kuvvetli demektir ve kişinin görüşünü bozar. Önceden böyle bir şeyi kullanıp zarar görmüşse, ama çalıştığı sırada gözlükler o derecede iyi gelmişse, kaçırdığı şeyleri yakalamasına yardım ettiği için yeterli sayıp onu kullanıyorsa, çok açıktır ki nesneleri daha büyük görmek daha kolay görmek diye düşünerek bunu kullanan bir çokları yavaş yavaş daha görmez hale gelecek ve sonunda da bu iş, görüşünün tamamen kaybolmasıyla sona erecektir. (Bu paragrafın özü: eğer gözlükler çok kuvvetliyse görüşe yardımcı olmaktan daha çok görüşe zarar verecektir.)
Uzak görüş sorunu olan kişi, görüşüne uygun gözlükleri küçük artışlarla kullanarak, ta ki kendisine uyana (en mükemmel görüşe gelene) kadar deneyerek seçmelidir ve bunu da aşmamalıdır. Fakat bunu bu derecede tutabilmek için kişi bunu yapabilmelidir, bunu hissedemediğinde görüşü gerileyecek ve uzağı daha da fazla göremeyecek hale gelecektir.
Eşit olmayan, birbirinden farklı görüşlere sahip kişi, farklı derecelerde camları takmalı ve bunlarla çeşitli bir taraftan diğerine çevirerek denemeler yapmalıdır, kitaptaki harflere bunlarla bakmalıdır ve gerçekten en uygun olanı bulduğunda seçim yapmalıdır.
Hastalık ya da kandan (kalıtımsal olarak) dolayı çok fazla görme bozukluğu olan ve okuyamayan kişi kendisine uyan bir güneş gözlüğünü alarak, iki ince tenekeyi (metal) gözlük camları boyutunda kestirmelidir ve Figür 1'de göründüğü şekilde bir sıra yuvarlak açıklıklar (küçük delikler) yaptırmalıdır, ya da açıklık olmuyorsa çatlak yapmalı ya da sekiz dişli ile dilimlemelidir ki onları birbirine bağlantılasın ve temizlesin, böylece açıklıkların daha açılmasını sağlayarak bu açıklıktan küçük boyuttaki harflerin daha büyük gösterilmesiyle yazıları daha kolay okuyabilecektir.
Bazı kişiler camlara bir tutacak ya da tel (ip) takıyorlar, burunları üzerinde taşımak yerine daha çok ellerinde tutmayı seviyorlar ve diğerleri de daha büyük bir camı harflerin üzerine getirip böylece görünüşünü eşit olmayan hale getiriyorlar, çünkü görme stili herkes için aynı değildir ve bu bir gözünün görüşü diğerinden farklı kişiler için geçerlidir.
Camlar parmaklandıkları için ya da terle yağlandıkları için bunları çıkarmak üzere Tripoli tozu (bir çimdik enfiye) veya kül kullanılır. Çizilmesin diye ya da ıslanmasın diye parmaklar kuru külle unlandırılır ve parmakları kaplayan kalıntıyla camlar ovalanır ve üzerinde temiz bir bez ileri geri hareket ettirilir.
Gözlük camları çeşitli renklerde olur ve göğün ve yeşilin rengi olan ağaç kavunu rengi veya turkuaz rengi, görüşü koruyan renklerdir. Sarı ya da kırmızı iyi değildir. Camların derecelerinin eşit ve net olduğunu anlamak için balkona çıkmak ya da odanın ya da kalınan yerin (ya da hanın) penceresini açmak gerekir.
Ve kapalı bir elbise dolabının içinde ya da en karanlık yerde, birisi duvara beyaz bir kağıt tutmalı ve diğeri de kontrollü bir uzaklıkta balkonun önünde gözlük camını bir elinde tutarak derecelerine, odaklanmasına ve şeffaflığına bakarak ikisinin eşit olup olmadığını anlamalıdır.
Gözlük camlarının armatürleri (çerçeve) davul tokmağı (kemik), deniz kabuğu, farklı metaller gibi bir sürü değişik materyalden olabilir. Ve metal olanları bir parça teneke levhaya tepesinden daha ince bir teneke ile tutturarak, şapkanın altında, kafanın üzerine takarak kullanmak mümkündür, böylelikle burun üzerinde taşımak gerekmez. Figür 2 alında tutmak için kullanılan çelikleri göstermektedir. Figür 3 ve Figür 4 kulaklara tutturarak kullanmayı göstermektedir. Figür 5'de daha yumuşak çelikten yapılma gözlükler cepte de taşınabilmektedir. Figür 6'dakiler farklı boyutlarda ve tahta ya da metal gibi farklı materyallerde konveks camlı okuma gözlükleridir. Ve nihayet Figür 7 uzak görüş sorunu olanların okumaya çalışmak için kullandıkları konkav camları göstermektedir.
Uzakları görmeyi sağlayan cepte taşınmak üzere iki parçadan oluşan gözlük camları Figür 8'de gösterilmiştir, tiyatro için olanları Figür 9'daki gibidir. İcat önde bir konveks ya da yarı konveks cam ile göz tarafında konkav ya da yarı konkav camdan oluşmuştur, ama buradaki tüm sır konveksin iyi olmasında ve netliğe açılmasındadır. Uzaklığı kolayca ayarlayacak şekilde bir düzeneği vardır. Yine, değişik camlar ve gözlük kadar olmasa da iyi olanların yazıyı görmeyi sağladığı karton tüpler de vardır. Sonuç olarak, küçük şeyleri büyükmüş gibi gösteren başka gözlükler ve konveks camlı mikroskoplar da bulunmaktadır. (Figür 10, 11 ve 12)
Yazarın Madrid'deki basım evinin izni ile, 1763, okumaktan keyif alacak olan meraklı okurlar yazarın yararlı diğer çalışmalarını da basımevinde bulabilir."
İyi günler diliyorum.
Fatma Küçüktaş
Opak Lens
İş Geliştirme ve Eğitim Bölümü
- - - - - - -