Göz Kuruluğu Hakkında Herşey!

Dünyagöz Etiler Hastanesi’nden Opr. Dr. Alp KAYIRAN Açıklıyor:

Göz Kuruluğu Hakkında Herşey!
13 Kasım 2015 Cuma 09:28

Dünyagöz Etiler Hastanesi’nden Opr. Dr. Alp KAYIRAN Açıklıyor:

Sağlıklı gözlere sahip olmak ve göz kırpma hareketini yaparken rahat hissetmek için gözyaşımızın sağlıklı olması çok önemli. Çünkü gözyaşı, toz ve rüzgar gibi çeşitli etkenler nedeniyle kirlenen göz yüzeyini temizler ve kornea yüzeyinin tahriş olmasını engeller. Gözünüzü kırpmanızla birlikte gözyaşı, göz yüzeyine yayılır ve tüm yüzeyi nemlendirerek temizler. Bazı durumlarda ise gözyaşı üretimi azalır veya gözyaşı kalitesi bozulur. Göz yüzeyi nemsiz kaldığından yanma, batma ve kızarıklık gibi problemler oluşur. Buna göz kuruluğu, diğer bir adıyla kuru göz sendromu deniyor. Göz kuruluğu dünya üzerinde milyonlarca insanı etkiliyor ve göz doktoru başvurularında görme azlığından sonra ikinci sırada yer alıyor. 40 yaşın üzerinde olmak, erkek olmak veya bilgisayar başında çok zaman harcamak ise sizi risk grubuna sokuyor. Gözlerdeki nemi azalttığı gerekçesiyle kuru ve soğuk havalar da göz kuruluğunu tetikleyebiliyor.

Belirtileri:

“Gözlerde kuruluk, yanma, kaşıntı, sulanma, kızarıklık, bulanık görme, gözlerde yabancı cisim hissi ve ışığa karşı aşırı duyarlılık gibi sorunlar en önemli belirtiler. Bazen de hastalar aniden ağlar gibi tarif ettikleri aşırı yaşarmadan yakınır. Şikayetler kuru ortamlarda, rüzgarda ve gün sonuna doğru artar. Özellikle soğuk havada spor yapan kişilerde gözde yanma, batma, kızarıklık ve bulanık görme gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu belirtiler kuru göz sendromunu işaret etse de, şüphelerin mutlaka muayene bulgularıyla desteklenmesi gerekiyor.”

Nedenleri?

“Gözyaşı üretiminin azalması, gözyaşının buharlaşmasının artması veya gözyaşının kimyasının bozulması nedeniyle oluşabilir. Romatizmal hastalıklar ve antidepresan ilaçlar gözyaşı üretimini azaltabilir. Uzun süre bilgisayar başında, ekrana yakın mesafede dikkatli çalışmak, göz kırpma sayısının azalmasına ve gözyaşının hızla buharlaşmasına neden olur. Kapalı ortamlardaki havalandırma sistemleri ve klimalı ortamlar da aynı etkide bulunur. Bunun için hava nemlendiricisi kullanabilirsiniz. Kontakt lens kullanımı ve sigara içilmesi de gözyaşının kimyasını bozar.”

Teşhis:

“Göz kuruluğunun teşhisi detaylı göz muayenesi ile konur. Bunun yanında biyomikroskopik muayene, floresein ve lissamin yeşili gibi boyalarla yapılan değerlendirmeler veya gözyaşı ozmolaritesi testi yapılarak bu sorun teşhis edilebilir. Bir diğer tanı yöntemi ise, gözyaşı miktarının tespit edildiği Schirmer testidir. Eğer doktorunuz otoimmün romatizmal hastalıklardan şüpheleniyorsa, teşhis koymak için sizden bir takım kan biyokimyası analizleri ve nadiren de tükürük bezi biyopsisi isteyecektir.”

Tedavi:

“Az ya da orta derecedeki göz kuruluğunda, suni gözyaşları ve jellerle göz yüzeyini ıslatmaya yönelik tedaviler önerilir. Ancak suni gözyaşlarının doktor tavsiyesiyle kullanılması önemli. Daha ileri durumlarda ise farklı ilaç tedavileri ya da ‘punktum tıkacı’ denilen yöntem uygulanabilir. Bu yöntemle gözyaşı kanalına tıkaç takılarak, gözyaşının kanala akmadan gözde daha uzun süre kalması sağlanır. Bu sorunu yaşıyorsanız, bilgisayar karşısında çalışırken 30-45 dakikada bir mola verin.”


Kaynak: menshealth.com.tr

 

 

 


İlgili Galeriler
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.