Göz taşı ya da diğer adıyla göz yaşı taşı.
Vücudumuzda “taş” üreten tek organımız böbreklerimiz değil. Pankreas kanalında, tükürük bezlerinde ve gözlerimizde de oluşabiliyor.
Gözyaşı yollarında veya kesesinde oluşan kalsifiye taşlara, “Gözyaşı taşı”, göz kapaklarının içindeki dokuda görülen, bir veya birden fazla sarı-beyaz küçük taneciklere ise “Konjonktiva taşları” denir.
“Konjonktiva taşlarının nedenleri nelerdir” sorusunun net bir yanıtı olmamakla birlikte, özelikle kronik atopik konjonktivitler yani göz iltihaplanmaları, kronik tarhom vakaları ve bazı uzamış kuru göz vakalarında daha sık taş tespit edilebilir. Bazı hastalarda ise bu taşlara altta yatan herhangi bir neden olmadan idyopatik veya yaşlanma sürecinin doğal bir sonucu olarak rastlanabilir.
Belirtileri Nelerdir?
Genellikle kişilerde kronik olarak görülen bu göz taşları, sorun temelden ortadan kaldırılmaz ise sürekli tekrarlayarak kişinin aynı problemleri yaşamasına neden olmaktadır. Örneğin göz taşı sorunu olan ve bu taşların tedavi edilmesi sonucu sağlığına dönen bir kişide bu durum eğer kökten halledilmemiş ise sorun tekrar belirerek problem haline gelmektedir. Bu nedenle öncelikle sorunun asıl nedeni tespit edilerek gerekli tedaviler yapılmalıdır. Göz taşı probleminin kişide oluşturduğu birçok belirti vardır.
- Gözde ve çevresinde ağrı
- Gözde yaşarma
- Yanma, batma hissi
Nasıl Tedavi Edilir?
Göz taşları tanısı göz doktoru tarafından yapılan muayene ve çeşitli yöntemlerle ortaya çıkarılıyor.
Düzenli olarak göz muayenesi olunması ise erken teşhisi ve tedaviyi kolaylaştırmaktadır.
Dakriosintigrafi adı verilen göz yaşı yollarının görüntülenmesi veya USG, tanının kesinleştirilmesini sağlıyor.
Konjonktiva taşlarında ise hastanın bir yakınması olmaması ve korneada herhangi bir hasar meydana gelmemesi süresince takip yeterli oluyor. Yakınması olan hafif vakaların yapay gözyaşları ve pomadlarla izlenmesi gerekiyor. Kornea hasarı veya kapak dokularını tehdit eden şiddetli vakalarda ise taşlar lokal anestezi ile cerrahi olarak temizlenip kürete ediliyor.
Göz Sağlığı için Neler Yapmalıyız?
Göz hastalıklarının birçoğu, hastalık gelişip ilerlemeden belirti vermez. Fark edildiğinde ise tedavi edilmesi güç hale gelir. Bu yüzden en kıymetli özelliklerimizden biri olan görme becerimizi kaybetmeden, onu korumalıyız. Göz hastalıklarından korunabilmek için hiçbir şikayetimiz olmasa bile düzenli olarak 6 ayda bir muayene olmalıyız. Rutin göz muayenelerinde, hem göz hastalıkları hem de vücudumuzdaki diğer hastalıklar erken teşhis edilebilmektedir.
Göz sağlığını korumanın bir diğer koşulu da “hijyen”dir. Ellerinizi sık sık yıkayınız. Başkaları ile aynı havluyu kullanmayınız.
Kaynak : http://duzeygozmerkezi.com.tr/
İlgili Galeriler